Gençlerin hayalleri, umutları, gelecek kaygısı ve bitmek bilmeyen, tükenmeyen enerjileri... Aynı zamanda siyasete karşı olan ilgisizlikleri ve bu ilgisizliğin nedeni...

Gençler siyasete katılım konusunda genel olarak ne yazık ki isteksiz. Bu isteksizliğin başlıca sebeplerinden biri, görüşlerinin dikkate alınmaması, gerekli ilginin gösterilmemesi ve kısacası gençlerin sorunlarını anlayamama ve anlamak için gerekli çaba gösterilmemesidir. Aynı kuşağa ait olmamak bunun nedenlerinden biri olsa da tek neden bu değildir.

Ne yazık ki gençler siyaset denince akıllarına kavga, yalan, yolsuzluk, yaşlıların egemen olduğu, gereksiz ideolojik kavgaların çözüme ulaşmayı zorlaştırdığı ve kişisel menfaatlerin güdüldüğü, yozlaşmış ve kirli bir alan gelmektedir. Bu nedenlerden dolayı siyasete mesafeliler ve ilgisizler. Artık bu önyargıyı yıkmamız gerek!!! Hedefimiz sonuç getiren, diyaloğa dayalı, adil bir siyaset ve iş bitirici, kavgacı olmayan bir siyasetçi figürünü ortaya çıkarmamız gerekir. Böylelikle gençlerin siyasete karşı negatif bakış açısını değiştirecek ve ilgilerinin artacağını düşünüyorum.

Gençleri dinleyelim, önlerini açalım, duvar gibi önlerinde durmayalım!!!

Gençler artık yalandan bıktı!!!

Gençler söz sahibi olmak istiyor !!!

Akıllı siyaset ve adil bir siyaset istiyorlar!!!

Akılalmaz hızlı bir şekilde değişen yaşam şartları, gelecekle ilgili belirsizlik ve ekonominin yıllardır kötüye gitmesi, gençleri umutsuzluğa itmekte ve yaşama dair olan hedeflerini ve bakış açılarını olumsuz bir yönde etkilemektedir. Özellikle güzel Trakyamız'da işsizlik sorununun daha belirgin bir hale geldiğini, gençlerin mesleklerine uygun işler bulamadığını ve deneyim eksikliği yüzünden işsiz kaldığını vurgulamamız ve altını çizmemiz gerekir. İş bulsalar dahi düşük maaşlarla çalışmak zorunda kalıp, en son çare olarak yurt dışına göç etmektedirler. Gençlerin hak ettikleri refaha ve hayat kalitesine ulaşmalarını engelleyen torpil ve adaletsizlik en büyük şikayetlerinden olduğunu düşünüyorum.

Siyasette ve özellikle de Azınlığımızla ilgili yapılan siyasette, siyasi devamlılığın sürdürülebilmesi için yeni nesli ve arkadan gelen gençlerimizi eğitmemiz gerek. Onları rakip olarak görmektense, toplumla ilgilenmelerini mutlulukla karşılamak ve hatta seve seve onlara bayrağı devretmemiz ve yollarını açmamız gerektiğini düşünüyorum.

Ne yazık ki bu tarz medeni ve ileri düşünceli adımları görememek gençleri üzmekte ve siyasete karşı ilgilerini azaltmakta ve hatta kızdırmaktadır. Bırakın gençleri enerjileriyle, eğitimleriyle topluma yardımcı olsunlar. Bırakın ilerlesinler. Duvar gibi önlerinde değil, tam aksine bir dağ gibi arkalarında durulması gerektiğini düşünüyorum!!! Yeni nesle tecrübelerin aktarılması ve yanlışların olmaması için dikkatli bir şekilde gelinen noktanın anlatılması gerekmektedir. Dikenli ve zor olan bu yolda, nelere dikkat edilmesi gerektiğini çok analitik bir şekilde izah etmek ve yol göstermek gerektiğini düşünüyorum. İleri denilmesi gereken bu maratonda, geri demenin tamamen kişisel bir menfaat olduğunu ve toplumun geleceği düşünülmediğini anlamak çok da zor olmaması gerek !!!

Unutmayalım ki, dünya çapında bir çok genç liderler mevcuttur, örneğin Finlandiya Başbakanı Sanna Marin şu an 37 yaşında olup, başbakanlık görevine seçilerek bu görevdeki en genç politikacılardan biri olmuştur. Otuzlu yaşlarda birçok siyasetçiler bulunmaktadır, mesela El Salvador Devlet Başkanı Nayib Bukele - 38 yaşında, Yeni Zelanda Başbakanı Jacinda Ardern - 39 yaşında, Katar Emiri Şeyh Temim bin Hamad es- Sani - 39 yaşında, Sebastian Kurz - 31 yaşında başbakan seçilmiştir. Artık siyasetle ilgilenen kişilerin genç olması hem Azınlığımıza, hem topluma daha yararlı olacağını düşünüyorum.

Ayrıca verimli bir siyaset için dünya siyasetini ve Avrupa'da uygulanan kalkınma programlarını takip etmek, eğitime önem vermek, bilgili ve nokta atışlı çözüm önerileri sunmak hepimize faydalı olacağına inanıyorum.

Son olarak şunu belirtmekte fayda olduğunu düşünüyorum. Gençler kendi tecrübelerine yakın, kendi dertlerini anlayabilecek kişiler tarafından temsil edildiğini görmek istiyor. Unutmayalım bir kişi genç yaşta daha verimlidir. Kutuplaşmadan ve kavgadan uzak, çözüm odaklı, konu bazlı ve iş bitirici kişilerin topluma daha faydalı olacağı kanaatindeyim...

* DENİZ MEMET - AVUKAT
Deniz Memet, Dimokritos Üniversitesi Hukuk Fakültesi ile Kamu Yönetimi ve Siyasal Bilimler Fakültesi mezunudur. Anayasa Hukuku ve Uluslararası Hukuk dalında yükses lisansları bulunan Deniz Memet, Dimokritos Üniversitesi Hukuk Fakültesi doktora adayıdır.