Türkiye'de yaşayan Batı Trakya Türklerinin çatı kuruluşu olan Batı Trakya Türkleri Dayanışma Derneği (BTTDD) Genel Başkanı Hasan Küçük, son günlerde Rodop Milletvekili İlhan Ahmet ve Yassıköy Belediye Başkanı Önder Mümin'in azınlık karşıtı eylem ve söylemleri ile Batı Trakya Türk Azınlığı Danışma Kurulu üyeliğinden ihraç edilmeleri üzerine yazılı bir basın açıklaması yayımladı.

Açıklamada, "Batı Trakya Türk Azınlığının 1923 Lozan Antlaşması'nda kayıtlara geçmiş garantörü Türkiye Cumhuriyeti'dir. Türkiye Cumhuriyeti'nin Batı Trakya'daki temsilcisi de T.C. Gümülcine Başkonsolosluğudur. İlhan Ahmet'in son dönemde anavatanımızın temsilcisi hakkında sarf ettiği sözler ve takındığı eylemleri şiddetle kınıyoruz." denildi.

Batı Trakya Türkleri Dayanışma Derneği tarafından yapılan açıklama şöyle: "Batı Trakya Türk Azınlığı 1881 İstanbul Antlaşması, 1913 Atina Barış Antlaşması, 1920 Yunan Sevr'i -'Yunanistan’daki Azınlıkların Korunmasına İlişkin Anlaşma', 2345/1920 Sayılı Yunan Kanunu ve 1923 Lozan Antlaşması ile hakları garanti altına alınmış, Türkiye'nin garantörlüğünde 1923 Lozan Antlaşması'yla Yunanistan'a emanet edilmiş bir azınlıktır.

Yunanistan 1923 yılından günümüze kadar maalesef emanete layıkıyla sahip çıkmamıştır. Bununla birlikte Türk Azınlık, yüz yıllık tarihinde, daima atalarının topraklarında var olma ve haklarını koruma mücadelesini sürdürmüştür. Zaman zaman '29 OCAKLAR' gibi zor koşullarda direniş göstererek zaman zaman ise farklı platformlarda haksızlıklara dur demiştir.

Türk Azınlık kurum ve kuruluşları ve azınlığın temsilcileri farklı düşünce ve fikirlere sahip olsalar dahi, söz konusu azınlık hak ve hukuku, aynı zamanda çıkarları olduğunda ortak müşterekte buluşmayı daima bilmişlerdir. Fakat son dönemde, kendi şahsi çıkarlarını azınlığın çıkarları üzerinde gören ve bu doğrultuda tutum ve davranış sergileyen Rodop Milletvekili İlhan Ahmet ve Yassıköy Belediye Başkanı Önder Mümin yüzyıllık azınlık tarihi içerisinde görülmemiş bir gaflet içine düşmüşlerdir.

Tarihte görülmemiş bir şekilde azınlık kurum ve kuruluşlarını yıpratan, rencide eden ve siyasi rant malzemesi yapan İlhan Ahmet ve Önder Mümin 12 Haziran 2022 tarihinde Batı Trakya Türk Azınlığı Danışma Kurulu'ndan ihraç edilmişlerdir.

İlhan Ahmet milletvekili olduğu süre zarfında bireysel çözümler dışında Türk Azınlık için hiç bir kazanım sağlamadığı gibi, azınlığın dini kurumlarını zedeleyen, hukuki özerkliğine darbe vuran soru önergelerine imza atmıştır.[1] (11698/13.06.2005 - 240 İmam Yasası İle İlgi Alt Yapıyı Hazırlayan Soru Önergesi). Azınlığın tanımadığı tayinli vakıf idarecileriyle kendi ofisinde görüşmüş ve bunu sıradan bir görüşme gibi lanse etmeye çalışmıştır. Ayrıca, dünya komuoyunu uzun bir süre meşgul eden Wikileaks belgelerinde ABD Dışişleri Bakanlığına Batı Trakya Türkleri hakkında çeşitli spekülatif bilgiler vermiştir.[2] Bununla da kalmayıp son dönemde kendi şahsi çıkarlarını azınlığın çıkarları üzerinde görerek Türkiye'nin Batı Trakya Türk Azınlığı üzerindeki garantör rolünü sorgulamaya kalkışmıştır. İlhan Ahmet, 1 Ekim 2021 tarihli JOY FM'de katılmış olduğu programda 'Silahlanmaya' karşı olduğunu belirterek barış yanlısı olduğunu ifade etmesine rağmen, 'Yunanistan ve Türkiye arasında gerginlik düşürülmeli, savaş retoriğine son verilmelidir,' sözlerini sürekli tekrarlamasına rağmen 19 Ocak 2022 tarihinde kendi özel 'Facebook' hesabında paylaşmış olduğu üzere Yunanistan'ın silahlanma törenlerinde boy göstermiştir.[3]

Önder Mümin belediye başkanı seçildiği tarihten itibaren azınlık kurum ve kuruluşlarına karşı takındığı tutum ve davranışlarla hem kurumlara zarar vermiş hem de bölge halkını ayrıştırmaya çalışmıştır. Azınlık insanlarını polis ve maliye baskınlarıyla tehdit ederek, bazı seçilmiş azınlık meclis üyelerini işlerinden attırmaya çalışarak bölge insanlarına zarar vermiştir. Önder Mümin 1 Ekim 2021 tarihinde kendi 'Facebook' sayfası üzerinden yayınlamış olduğu videoda azınlık kuruluşlarını hedef almış ve azınlığın birlik ve beraberliğine zarar verecek söylem ve eyleme girişmiştir.

Batı Trakya Türk Azınlığının birlik ve beraberliğini eylem ve söylemleriyle bozma girişimlerinde bulunan, azınlığın yüz yıllık tarihinde Türkiye'nin Azınlık üzerindeki garantörlüğünü sorgulayan bu iki siyasi kişiliğin Türk Azınlığın ülküsüne ters düştüğünü ve kendi menfaatlerini azınlığın menfaatlerine yeğlediğine kanaat getirmiş bulunmaktayız. (Birçok kereler kendilerinin de ifade ettiği gibi- Kendilerinin) Türk Azınlığı temsil niteliği taşımadıklarına inanmaktayız.

Batı Trakya Türk Azınlığının 1923 Lozan Antlaşması'nda kayıtlara geçmiş garantörü Türkiye Cumhuriyeti'dir. Türkiye Cumhuriyeti'nin Batı Trakya'daki temsilcisi de T.C. Gümülcine Başkonsolosluğudur. İlhan Ahmet'in son dönemde anavatanımızın temsilcisi hakkında sarf ettiği sözler ve takındığı eylemleri şiddetle kınıyoruz.

Bizler Batı Trakya Türk Azınlığı mensupları olarak 'anavatanımız' Türkiye Cumhuriyeti'nin azınlığımızın her daim güvencesi olduğuna inancımızla Türkiye Cumhuriyeti Devletine bağlılığımız ve yıllardır sürdürdüğümüz uç beyliği görevimiz bizim kutsalımızdır.

Kendi şahsi çıkarları için Batı Trakya Türk Azınlığını ve T.C. Devleti resmi makamlarını yok sayanlar şunu çok iyi bilmelidirler ki kendileri de bizler için yok hükmündedir.

Dün Azınlık Danışma Kurulumuzun aldığı ihraç kararının da çok yerinde olduğunu bir kez daha beyan eder, içimizdeki Yunanlıları Batı Trakya Türkleri Dayanışma Derneği olarak kadrolarımız içinde barındırmadığımız gibi, Batı Trakya Türk Azınlığının suyun öteki yakasında da barındırmaması bizi mutlu etmiştir.

İlhan Ahmet ve Önder Mümin'in Batı Trakya Türk Azınlığı için artık yok hükmünde olduklarını da kamuoyu ile paylaşırız. Ne Mutlu Türküm Diyene..."