27-01-2025
Hüseyin Zeybek: ’Sorunu ve taleplerimizi görmek istemeyen bir yaklaşım var’
İskeçe Yeni Sol Milletvekili Hüseyin Zeybek, İskeçe Azınlık Ortaokulu – Lisesinin yeni okul binasıyla ilgili son gelişmeleri GÜNDEM’e değerlendirdi.
İskeçe Yeni Sol Milletvekili Hüseyin Zeybek, İskeçe Azınlık Ortaokulu – Lisesinin yeni okul binasıyla ilgili son gelişmeleri GÜNDEM’e değerlendirdi.
Milletvekili Zeybek, konuyu aralık ayında meclise taşıdığını ve Eğitim Bakanına sözlü olarak soru önergesi yönelttiğini hatırlatarak şunları söyledi: “Eğitim Bakanlığına, İskeçe Azınlık Ortaokulu – Lisesinin yeni okul binası talebini sorduk. Bu sözlü bir soruydu ve meclis genel kurulunda cevaplandırıldı. Bizim sorumuza Eğitim Bakan Yardımcısı Zetta Makri cevap verdi. Biliyorsunuz ki okulun bina sorununu defalarca meclis gündemine getirdik. Gerek soru önergelerimiz ve yazılarımızla, gerekse İskeçe Azınlık Ortaokulu – Lisesi Encümen Heyetinin bize göndermiş olduğu mektup ve raporlarla bu konuyu meclise ve bakanlıklara taşıdık. Fakat maalesef hiçbirine cevap alamadık. Bazen bir soruyu birden fazla bakanlığa sorabiliyorsunuz. Eğitim Bakanlığı sorularımıza cevap vermedi. Ulaştırma Bakanlığı sorularımızı cevaplandırdı. Bu cevaplarda bina yapımından Altyapı Şirketinin yetkili olduğu bildirildi. Ancak Encümen Heyetinin bu kuruma sunduğu dilekçeye cevap verilmedi ve bir sonuç çıkmadı.
Yani ortada bir belirsizlik ve kaos yaratılıyor. Bu ortam da yetkili kurumlar tarafından yaratılıyor. Çok açıkça bir belirsizlik ve dikkate almama durumu var. Her şeyden önce Eğitim Bakanlığı sorumluluktan kaçıyor.
Gelelim mecliste yaşananlara. 16 Aralık 2024 Pazartesi günü İskeçe Azınlık Ortaokulu – Lisesinin bina sorununu ve yeni bina talebini Eğitim Bakan Yardımcısı Sayın Zetta Makri’ye sordum. Soruma cevap verdi. Cevabı özetleyecek olursak, okulun yeni binaya ihtiyacı olmadığını, mevcut binanın yeterli ve güvenli olduğunu iddia etti. Sayın Makri’nin yanıtı bu doğrultuda oldu. Üstelik de bu soruyu yanıtlarken, kendisine göre yaptığımız yanlışları bize sıraladı. Azarlar bir tavrı vardı. Oldukça kızgın olduğunu gördüm. Hatta bina konusundan Eğitim Bakanlığının yetkili olmadığını iddia etti. Ama ilginçtir hangi kurumun yetkili olduğunu da söyleme zahmetinde bulunmadı.
Burada mesele karşı karşıya kaldığımız tavır ve yaklaşım. Sayın bakan yardımcısı okulun güvenli, yeterli olduğunu ve sorun olmadığını savunuyor. Herkesin ve bütün İskeçe’nin yeni bir okul binasına gerek olduğunu söylerken nasıl böyle bir şey söylenebiliyor gerçekten insan şaşırıyor. Ben bunu kendim için istemiyorum. Burada eğitim gören çocuklarımız için istiyoruz. Ne yazık ki akıl ve mantıkla ve pedagojik yaklaşımla açıklanamayacak bir anlayışla karşı karşıyayız. Hatta sayın bakan yardımcısı cevap verirken, yıllarca bir devlet binasını kullanıyorsunuz ve sizden para da alınmıyor gibi cümleler sarf etti. Yani çocuklarımızın eğitimi için devletin bütçesinden verilen payı bile bir lütuf olarak göstermeye çalıştılar. Gerçekten üzücü bir durum. Sanki okula ayrı bir bütçe verilmiş gibi lanse etmeye çalıştı. Halbuki sayın bakan yardımcısından görevinin yanı sıra bir kadın ve bir anne olarak çok farklı bir yaklaşım bekliyorduk. Çocuklarımızı modern bir binada, tüm diğer öğrencilerin sahip olduğu imkanlara sahip olarak eğitim almalarını istemek sanıyorum ki hakkımız. Bu bizim insan hakkımız. Çocuklarımızın da eğitimde eşitlik hakkı. Ancak bu hakkı bize çok gören bir anlayış var.”
Bakan Yardımcısı Makri’nin tavrının soru işaretleriyle dolu olduğunu dile getiren Zeybek, “Sayın bakan yardımcısının söyledikleri bir yana tavrı da soru işaretleri yaratan bir tavırdı. Son derece garip ve aynı zamanda saldırgan bir tavır benimsemişti. Belli ki kendisine bilgi verilmiş ve bu şekilde yönlendirilmiş. Biz azınlık eğitiminin ve azınlık okulunun çok ciddi bir sorununu dile getirdik. Hem gereken hassasiyeti göremedik, hem de soruna çözüm olabilecek bir yaklaşım yoktu. Gerçeklerin bu kadar çarptırılması çok üzücü. Okul binamızın her anlamda yetersiz olduğu biliniyor. Miadını tamamlamış bir bina. Bunu herkes biliyor. Aksini iddia etmek her şeyden önce komik. Okul encümeninin de yaptığı girişimlerle okulun bulunduğu caddede başka bir kamu binası var. Geçici bir çözüm olarak o binanın tahsis edilebileceğini söyledik. Buna bile cevap vermediler. Alaycı bir tavırla ‘biz yetkili değiliz, gidin yetkili olana başvurun’ şeklinde bir yanıt veriyorlar.
Okulun her şeyi ve her talebi bir rahatsızlık yaratıyor. Bunu gördük ve görüyoruz. Halbuki biz sorunların çözümünü istiyoruz. Sürekli bu sorunları konuşmak istemiyoruz. Bir de şunu ifade etmek isterim ki, Eyalet Eğitim Müdürü, Azınlık Okulları Koordinatörü ve İskeçe Ortaöğretim Müdürü de bu konu mecliste gündeme geldiği gün Atina’daydı. Hatta dönüşte aynı uçaktaydık. Demek ki bizi ve bizim taleplerimizi ciddiye alıyorlar. Tabii bu ciddiyeti sorunlarımızın çözümünde de görmek istiyoruz.” dedi.
Haklı talepleri görmezden gelen bir anlayışla karşı karşıya olunduğunu kaydeden milletvekili Zeybek sözlerini şöyle tamamladı: “Özetle söylemek gerekirse; sorunu görmek istemeyen bir anlayışla karşı karşıyayız. Sorunu yok sayıp, taleplerimizi ciddiye almak istemeyen hatta bu haklı talepleri de yok sayan bir yaklaşım söz konusu. İkinci sınıf vatandaş muamelesi görmek üzücü. Mecliste bize verilen yanıtta bunu çok net gördük. Karşımızda katı ve sert bir tavır vardı. Ne yazık ki bu yaklaşım Yeni Demokrasi Partisi hükümetinin azınlığımıza bakış açısının klasik bir örneği. Ancak biz pes etmeyeceğiz. Mücadelemize devam edeceğiz. Çocuklarımızın modern bir binada, normal bir okulun sahip olduğu tüm şartlara sahip bir eğitim yuvasında eğitim almaları için mücadele etmeyi sürdüreceğiz.”