29-01-2025
İskeçe Müftüsü Trampa: ‘Batı Trakya Türk Azınlığının hakkı olanı talep ediyoruz’
İskeçe Müftüsü Mustafa Trampa, 29 Ocaklar nedeniyle bir açıklama yayımladı. Müftü Trampa açıklamasında, 29 Ocaklar’a giden süreci anlattı. Mustafa Trampa, “Hak ve hukuk ihlallerinin, baskı altında yaşamanın ne olduğunu biz Batı Trakya Müslüman Türkleri çok iyi biliyoruz. Azınlık olarak bırakıldığımız 1923 Lozan Antlaşmasıyla yıllar içinde aşamalı olarak haklarımız ihlal edildi. 1980’li yıllardan sonra da milli ve dini kimliğimiz olan Türklük ve Müslümanlığımıza da el atıldı. Türklüğümüz mahkeme kararıyla inkara gidildi. Vakıf mallarımız talan edildi. Eğitim haklarımız kısıtlandı. En son dini sahamıza da el atıldı ve Müftülüklerimiz işgal edildi.” ifadelerine yer verdi.
İskeçe Müftüsü Mustafa Trampa, 29 Ocaklar nedeniyle bir açıklama yayımladı. Müftü Trampa açıklamasında, 29 Ocaklar’a giden süreci anlattı. Mustafa Trampa, “Hak ve hukuk ihlallerinin, baskı altında yaşamanın ne olduğunu biz Batı Trakya Müslüman Türkleri çok iyi biliyoruz. Azınlık olarak bırakıldığımız 1923 Lozan Antlaşmasıyla yıllar içinde aşamalı olarak haklarımız ihlal edildi. 1980’li yıllardan sonra da milli ve dini kimliğimiz olan Türklük ve Müslümanlığımıza da el atıldı. Türklüğümüz mahkeme kararıyla inkara gidildi. Vakıf mallarımız talan edildi. Eğitim haklarımız kısıtlandı. En son dini sahamıza da el atıldı ve Müftülüklerimiz işgal edildi.” ifadelerine yer verdi.
İskeçe Müftüsü Trampa’nın 29 açıklaması şöyle:
“Bugün Batı Trakya Müslüman Türk tarihine altın harflerle kaydedilen 29 Ocak 1988 Milli Direniş günümüzün 37. Sene-i devriyesini büyük bir onurla anmanın huzuru içindeyiz. Bu görkemli yürüyüşün yapıldığı gün bizler için bir bayramdır.
1960’ların ortalarında Batı Trakya Türklerine yönelik insan ve azınlık hakları ihlallerinin başladığı dönemdir. Bu dönemden sonra, özellikle 1970’li yıllarda artan baskı süreci ile 1980’lere gelindiğinde dayanılmaz bir noktaya varılmıştır. Bu yıllar zarfında Batı Trakya Türkleri, Yunan Anayasası ve uluslararası insan hakları belgeleri tarafından garanti altına alınan en temel bireysel haklardan mahrum bırakılmışlardır.
Bu dönemde keyfî vatandaşlıktan çıkarılmalar yaşanmış, Batı Trakya’da, isimlerinde "Türk" kelimesi bulunan dernekler, "Yunanistan’da Türk bulunmadığı" iddiasıyla, mahkeme kararı sonucu kapatılmak istenmiştir. Bunun üzerine Batı Trakya Türk Azınlığı, Gümülcine’de 29 Ocak 1988 tarihinde "toplu direniş" gerçekleştirmiştir.
Hak ve hukuk ihlallerinin, baskı altında yaşamanın ne olduğunu biz Batı Trakya Müslüman Türkleri çok iyi biliyoruz. Azınlık olarak bırakıldığımız 1923 Lozan Antlaşmasıyla yıllar içinde aşamalı olarak haklarımız ihlal edildi. 1980’li yıllardan sonra da milli ve dini kimliğimiz olan Türklük ve Müslümanlığımıza da el atıldı. Türklüğümüz mahkeme kararıyla inkara gidildi. Vakıf mallarımız talan edildi. Eğitim haklarımız kısıtlandı. En son dini sahamıza da el atıldı ve Müftülüklerimiz işgal edildi.
İşte 29 Ocak 1988 bütün engellemelere rağmen Batı Trakya’nın her yerinden onbinlerce Batı Trakya Türk’ü olarak kimliğimizin inkârına karşı hep bir ağızdan “Biz Türk’üz” diye haykırdığımız tarihtir.
1990 yılına gelindiğinde Batı Trakya Türk’ü, 29 Ocak 1988 tarihinde yaşanan kötü olayları unutmamak ve unutturmamak adına yine tepkisini göstermek amacı ile sessiz bir yürüyüş için sokaklara çıkmıştır. Bunun sonucunda Yunan polisinin sert müdahalesi ile karşılaşmıştır. 1990 olaylarının diğer bir yönü ise fanatik ve faşist Yunanlıların da Türk’lerin dükkanlarını yağmalaması ve yakıp yıkmasıdır. Bu durum Türk azınlığın can ve mal güvenliğinin korunmadığının en önemli göstergesidir.
Bugün de o günkü 29 Ocak ruhuyla hareket ederek mücadelemize sımsıkı bir şekilde devam etmeli, bu milli direniş günümüzü unutmamalı ve unutturmamalıyız. Bu vesileyle bize bu onurlu günümüzü kazandıran büyüklerimizi rahmet ve minnetle anar, Allah’tan makamların yüce, mekânlarının cennet olmasını niyaz ederim. 29 Ocak Milli Direniş Günümüz kutlu olsun.
Bugün de devam eden Yunan Hükümeti’nin haksız uygulamalarına “Dur” diyerek, her yerde ve her alanda demokrasinin kuralları çerçevesinde Batı Trakya Türk Azınlığının hakkı olanı talep ediyoruz.”