08-12-2025
Batı Trakya’dan Türkiye’ye göç akademik perspektifle ele alındı
Batı Trakya’dan Türkiye’ye göç konusu, 6 Aralık Cumartesi günü İstanbul’da Avrasya Bir Vakfı Genel Merkezinde düzenlenen konferansta ele alındı.

Batı Trakya’dan Türkiye’ye göç konusu, 6 Aralık Cumartesi günü İstanbul’da Avrasya Bir Vakfı Genel Merkezinde düzenlenen konferansta ele alındı.
İstanbul Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Cezmi Eraslan’ın yönettiği seminere, konuşmacı olarak İstanbul Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nilüfer Erdem, Batı Trakya Azınlığı Kültür ve Eğitim Şirketi (BAKEŞ) Genel Müdürü Dr. Pervin Hayrullah, İstanbul Üniversitesi Araştırma Görevlisi Özlem Arslan ve Bandırma 17 Eylül Üniversitesi Araştırma Görevlisi Safa Furkan Karacakaya katıldı.
Avrasya Bir Vakfı ile Avrasya Bir Vakfı Gençlik Merkezi tarafından organize edilen etkinlikte, Batı Trakya’dan Türkiye’ye gerçekleşen göçün tarihsel arka planı, sosyolojik etkileri ve güncel yansımaları akademik bir perspektifle ele alındı.
Araştırma Görevlisi Özlem Arslan, Batı Trakya Türklerinin hukuki haklarını ele alan konuşmasında, eğitim, müftülük ve ekonomik sorunlara ağırlık verdi. Uluslararası anlaşmalar çerçevesinde Batı Trakya Türk Azınlığının durumunu değerlendiren Arslan, özellikle eğitim alanında yaşanan sorunları kapsamlı bir şekilde dinleyicilerle paylaştı. Arslan ayrıca müftülük meselesi ve ekonomik sorunlara ilişkin bilgi verdi.
Araştırma Görevlisi Safa Furkan Karacakaya ise Yunan Vatandaşlık Yasası’nın eski 19. Maddesi ve bu maddenin sonuçları hakkında dinleyicileri bilgilendirdi. Karacakaya, basın - yayın kuruluşlarınının Türklük bilincinin korunmasındaki önemine dikkat çekerek, Batı Trakya’da geçmişte yayımlanan yazılı basın hakkında bilgi verdi.
Aslen Gümülcineli olan Prof. Dr. Nilüfer Erdem, konuşmasında Batı Trakya’da yaşanan göç dalgalarını anlattı. 1920’li 30’lu yıllarda yeni düzene uyum sağlayamayanların göç ettiğini belirtin Erdem, özellikle cunta yönetimi döneminde artan baskılar nedeniyle büyük bir göçün yaşandığını ifade etti. Eğitimli Batı Trakyalı nüfusun önemli bir bölümünün denklik sorunları nedeniyle Batı Trakya’ya geri dönemediğine dikkat çeken Erdem, 19. Madde nedeniyle çok sayıda Batı Trakya Türkünün doğduğu topraklarla bağının koparıldığını hatırlattı.
İskeçe’de göçün daha erken başladığını belirten Erdem, bunun nedenini ekonomik olarak daha canlı bir yapıya ve tüccar kesimin varlığına bağladı. Gümülcine bölgesinin ise tarıma dayalı bir yapıya sahip olması nedeniyle göçün İskeçe’ye kıyasla daha geç başladığını ifade etti.
Batı Trakya’dan Türkiye’ye gerçekleşen göçün planlı ve programlı olmadığını belirten Erdem, bu sürecin bireysel kararlarla gerçekleştiğini ve göç edenlerin çoğunlukla yakınlarının yanına yerleştiğini ifade etti.
Erdem, daha iyi eğitim imkanlarının da Batı Trakya Türklerinin Türkiye’ye göç etmesinde önemli bir etken olduğunu dile getirdi.
Konferansta son olarak söz alan Dr. Pervin Hayrullah, 1923’ten bu yana Batı Trakya Türklerine yönelik kültürel bir soykırım uygulandığını ifade etti. Azınlık bireylerinin sistematik biçimde göçe zorlandığını belirten Hayrullah, güncel gelişmeler hakkında da bilgi verdi.
Son 15 yılda 100’ün üzerinde azınlık ilkokulunun kapatıldığına dikkat çeken Hayrullah, zorunlu eğitime dahil edilen anaokulu için çift dilli kurumlar açılması amacıyla BAKEŞ tarafından yapılan başvuruların bir dönem cevapsız kaldığını, son başvuruya ise olumsuz yanıt verildiğini aktardı.
Konferans, soru – cevap bölümüyle sona erdi.