Konu ile ilgili olarak BTTADK tarafından yapılan açıklamada “İlgili makamların azınlığımızın tümü için eğitim hakkının gaspı anlamına gelen uygulamalarına son vermelerini diliyor ve bekliyoruz.” ifadeleri kullanıldı.

Danışma Kurulu, son toplantısında pilot anaokulu uygulaması, Frangudaki programı çerçevesinde hazırlanan Yunanca ders kitapları konusu ve Gümülcine Medresesi’ndeki boykotu görüştüğünü açıkladı. Danışma Kurulu’nun açıklamasında azınlık ilkokulları modelindeki Türkçe ve Yunanca eğitim yapılacak “azınlık anaokulları” talebini yineledi.

BTTADK tarafından yapılan açıklama şöyle:

“BTTADK olarak yapılan Ocak ayı toplantısında Azınlığımızı yakından ilgilendiren eğitim konuları masaya yatırılmış ve bu hususların işleyişi ve gidişatı kapsamlı olarak değerlendirilmiştir.

Bu çerçevede, ilk olarak anaokullarında başlatılan çift dilli anaokulu pilot uygulaması görüşülmüştür. Kurulumuz bu konudaki gelişmeleri yakinen ve dikkatle takip etmektedir. Söz konusu yasayla pilot olarak denenmekte olan bu uygulama Azınlığımızın, ‘Azınlık bireyleri için anaokulu’ isteğini tam olarak karşılamamakta, fakat bir nevi kötünün iyisi olarak görülmektedir. Azınlık olarak ısrarlı isteğimiz azınlık ilkokulları modelinin azınlık anaokullarında da bir an önce vücut bulup hayata geçirilmesi, yani çift dilli olmasıdır. Bu isteğimizin bir an önce karşılanmasını beklemekteyiz.

İkinci bir konu olarak azınlık ilkokullarında okutulan Frangudaki ders kitaplarının ahvali ve sürecin gidişatı konusunda yapılan istişarede Eğitim Bakanlığı’ndan bir heyetin Batı Trakya’da ilgili azınlık temsilcileri ile temaslarda bulunduğunu ve sunulacak raporun hazırlık aşamasında olduğu öğrenilmiştir. Bu konudaki düşüncemiz, Avrupa Birliği üyesi olan Yunanistan’ın kendisine yakışır bir şekilde AB standartlarını ve uluslarası insan hakları çerçevesinde, çocuklarımızın en iyi ve çağdaş eğitim imkânlarından faydalanmalarının sağlanmasıdır.

Son olarak hâlihazırda Gümülcine Medrese-i Hayriye’sinde devam eden boykot da tüm yönleriyle değerlendirilmiş ve daha önce toplumun genelinde ciddi anlamda farklı görüşleri olan soydaşlarımızın da, artık aynı gemide olduğumuz gerçeğini fark etmeleri memnuniyetle karşılanmıştır. Özetle, bu bağlamda Avrupa standartlarından uzak, ilkel bir eğitim sistemi ile eğitim kalitesini olabilecek en düşük seviyelerde tutarak inşa edilmek istenen aydınlık yeni nesillerimiz, karanlıklara itilmektedir.

Bu çerçevede, ilgili makamların azınlığımızın tümü için eğitim hakkının gaspı anlamına gelen uygulamalarına son vermelerini diliyor ve bekliyoruz.

Tüm kamuoyuna duyurulur,”