AB Komisyonu kararında, mevcut kuralların AB üyesi devletlerin ulusal azınlıklara mensup kişilerin haklarını ve kültürlerini geliştirmelerini destekleyen projeler için yeterli olduğunu belirterek, (ulusal ve dilsel azınlıkların korunması) için ek bir yasal tasarrufa lüzum olmadığını kaydetti.

AB Komisyonu’nun kararını eleştiren AP Milletvekili ve FUEN Başkanı, “AB Komisyonu, ulusal ve dilsel azınlıklara mensup yaklaşık 50 milyon AB vatandaşını hayal kırıklığına uğratmıştır. Şimdi demokrasi, hukukun üstünlüğü, onur ve adaletin koruyucusu olması beklenen AB Komisyonu da ulusal ve dilsel azınlıklara sırtını dönmektedir” dedi.

Öte yandan, AP Geleneksel Azınlıklar, Ulusal Topluluklar ve Diller Eş Başkanları Loránt Vincze, François Alfonsi ve Kinga Gál’ın da aralarında bulunduğu AP üyesi 64 milletvekili 19 Ocak’ta, MSPI Vatandaşlar Komitesi de 20 Ocak’ta, AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen ve AB Komisyonu Değerler ve Şeffaflıktan Sorumlu Başkan Yardımcısı Věra Jourová’ya hitaben birer açık mektup gönderdi.

Mektuplarda imzası bulunanlar AB Komisyonu’nun MSPI ile ilgili verdiği kararın kendilerinde büyük bir hayal kırıklığı yarattığını ancak AB düzeyinde ulusal ve dilsel azınlık gruplarının hak ve taleplerinin dile getirilmeye devam edileceğinin altını çizdi.

FUEN tarafından 2013 yılında başlatılan ve koordine edilen MSPI için AB üyesi 11 devlette toplam 1.123.422 geçerli imza toplanmış, girişim 5 Şubat 2020 tarihinde Brüksel’de yapılan resmi toplantıda AB Komisyonu’na tanıtılmıştı. Avrupa Parlamentosu (AP) Genel Kurulu’nda 17 Aralık 2020 tarihinde
yapılan oylamada MSPI’yi destekleyen karar 694 AP milletvekilinden 524’ünün oyuyla kabul edilmişti.

Konuyla ilgili olarak Avrupa Batı Trakya Türk Federasyonu (ABTTF) Başkanı Halit Habipoğlu, “AB Komisyonu’nun MSPI’deki öneriler doğrultusunda yasal düzenlemede bulunmayacağına dair kararı AB’deki ulusal ve dilsel azınlıklarda büyük bir hayal kırıklığı yaratmıştır. AB Komisyonu girişimi imzalarıyla destekleyen AB vatandaşları ile AP’nin destek kararını görmezden gelmiş, AB düzeyinde azınlık koruma mekanizması oluşturulması için tarihi fırsat kaçırılmıştır. AB Komisyonu’nun olumsuz kararına rağmen MSPI sayesinde ulusal ve dilsel azınlıklar AB gündemine taşınarak sürekli tartışılan bir konu haline gelmiş, onların sorunları hakkında farkındalık yaratılmıştır.” dedi.