Anasayfa

15-10-2021
'Batı Trakya Türklerinin seçtiği müftülere karşı keyfi soruşturma ve yargılamalar devam ediyor'
Avrupa Batı Trakya Türk Federasyonu (ABTTF) Başkanı Halit Habipoğlu, Batı Trakya Türklerinin seçtiği müftülere karşı siyasi baskı aracı olarak keyfi soruşturma ve yargılamaların devam ettiğini belirtti.
15 Ekim 2021 Cuma

Avrupa Batı Trakya Türk Federasyonu (ABTTF) Başkanı Halit Habipoğlu, Batı Trakya Türklerinin seçtiği müftülere karşı siyasi baskı aracı olarak keyfi soruşturma ve yargılamaların devam ettiğini belirtti.

Batı Trakya Türklerinin seçtiği Gümülcine Müftüsü İbrahim Şerif aleyhine Gümülcine'nin Alankuyu mahallesinde Batı Trakya Türk toplumuna mensup çocuklar için yapılan toplu sünnet törenine katıldığı ve törende Kur'an­ı Kerim ve dua okuduğu için "makam gaspı"nda bulunduğu iddiasıyla açılan ve 8 Aralık 2021 tarihine ertelenen davayı hatırlatan Habipoğlu, "AİHM'nin benzer konuda ülkemiz aleyhine verilmiş kararı varken müftümüz İbrahim Şerif'in yine 'makam gaspı' suçlamasıyla mahkeme huzuruna çıkartılmasının siyasi saiklere dayandığı aşikar olup, yapılan toplumumuzu korkutma ve sindirme politikasının bir aracıdır." ifadesine yer verdi.

ABTTF Başkanı Halit Habipoğlu konuyla ilgili olarak yaptığı açıklamada şunları kaydetti: "Bilindiği üzere Rodop Müftümüz İbrahim Şerif'e geçmiş yıllarda da 'makam gaspı' suçu isnat edilmiş, müftümüz ülkemiz Yunanistan'da bu davayla alakalı almış olduğu ceza nedeniyle Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne (AİHM) başvurmuştu. AİHM, 1999 yılında aldığı kararında ülkemizin müftümüze vermiş olduğu ceza ile Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin din ve vicdan özgürlüğü ile ilgili 9. maddesini ihlal ettiğine hükmetmişti. AİHM, söz konusu kararında ulusal mahkemelerin 'makam gaspı' suçunun işlendiğini yeterince temellendiremediklerini, bunun yanında her türlü farklılıkların korunmasının ve farklılıklara tahammül edilmesinin tüm demokratik toplumlarda bir zorunluluk olduğunu belirtmiş, bu bağlamda da her topluluğun kendi dini liderini belirlemede özgür olduğunu, müftümüzün almış olduğu cezanın ise onun dini lider olarak hareket edebilme hakkını engellediğini vurgulamıştı. Müftümüz, sünnet törenine toplumuzun seçtiği müftü olarak katılmış olup bu davranışı kendisi hakkında daha önce verilmiş olan AİHM kararına da uygundur. Dolayısıyla AİHM'nin benzer konuda ülkemiz aleyhine verilmiş kararı varken müftümüzün yine 'makam gaspı' suçlamasıyla tekrar mahkeme huzuruna çıkartılmasının siyasi saiklere dayandığı aşikar olup yapılan toplumumuzu korkutma ve sindirme politikasının bir aracıdır. Kaldı ki müftümüzün aleyhindeki bu son davada alacağı muhtemel bir ceza sonucunda tekrar AİHM'ye başvurması durumunda AİHM'nin ülkemiz aleyhine daha önceki kararına benzer bir karar vereceği açıktır. ABTTF olarak tüm dava sürecinde müftümüzün yanında ve destekçisiyiz." dedi.




Haberler


TİKA Başkanlığına Abdullah Eren atandı

Tartışmalı göç yasası meclisten geçti

Gümülcine’de “Dolunaylı Gece” etkinliği düzenlendi

Srebrenitsa’daki katliamın tanığı akümülatör fabrikasına Türkiye’nin desteğiyle soykırım müzesi kuruldu

Srebrenitsa Soykırımı’nın 7 kurbanı bugün toprağa veriliyor

ABD, BM Özel Raportörü Albanese’yi yaptırım listesine aldı

Atina’da alarm: Ünlü gazetecinin oturduğu binada bomba bulundu

Gerdeme köyünde cinayet: 66 yaşındaki adam bıçaklanarak öldürüldü

Maronya Antik Tiyatrosunda unutulmaz bir konser

Olimpiakos, Arjantinli orta saha Lorenzo Scipioni’yi transfer etti

Taşöz’deki yangın kontrol altına alındı

Yunanistan, kira artışında Avrupa şampiyonu oldu