Anasayfa

08-02-2016
"İnsanlığımdan utandım!"
İskeçeli doktor Hüseyin Baltacı, mülteci sorunu ve İdomeni bölgesindeki göçmen kampıyla ilgili olarak GÜNDEM'e konuştu.
8 Şubat 2016 Pazartesi



Mülteci probleminin tüm Avrupa'yı etkisi altına aldığını ve Avrupa ülkelerinin günlük yaşamını etkilediğini dile getiren Dr. Hüseyin Baltacı, "Bu sorun artık bir insanlık dramına dönüştü" diye konuştu.

"2014 KASIM'INDA İDOMENİ'YE GİTTİM"

Televizyon ve gazete haberlerinde neredeyse her gün mültecilerin umut yolunda hayatını kaybettiğini gördüklerini ifade eden Baltacı, Kılkış'taki İdomeni göçmen kampında yaşadıklarını gazetemize anlattı. İdomeni'nin 2015 yılında ülke gündeminin bir parçası haline geldiğini kaydeden Dr. Hüseyin Baltacı kendisinin İdomeni'yle 2014 yılında tanıştığını söyledi. Baltacı şöyle konuştu: "Selanik'te uzmanlığımın son döneminde bir arkadaşımızın önerisi ve teşvikiyle Kılkış'daki göçmen kampına gittim. Kendisi de o bölgeden olan ve Selanik'te yaşayan televizyon programcılığı yapan ve insan hakları ve göçmen konularına özel bir ilgi duyan ve duyarlı bir insan olan bu arkadaşım bir gün bana İdomeni'deki durumu anlattı. Göçmenlerin bu bölgede toplandığını ve sınırı aşarak Avrupa'ya ulaşmaya çalışırken yaşadıkları çileyi anlattı. Bu insanlara yardım etmek istediğini ancak buraya gidecek doktor bulamadığını söyledi. 'Gel hiç olmazsa buradaki ihtiyaçları gör bir liste haline getir, ben yardım toplamaya çalışacağım' dedi. Durumun çok kötü olduğunu, bölgedeki çiftçilerin göçmenlerin cesetlerini tarlalarda, dere kenarlarında bulduğunu anlattı. İnsan bunları duyunca gerçekten inanamıyor. Kendisiyle konuştuk ve İdomeni'ye gitmeye karar verdik. 2014 yılı Kasım ayında dört kişi İdomeni'ye gittik."

"DAHA ÖNCE İDOMENİ'YE DOKTOR GİTMEMİŞ"

İdomeni'ye giden ilk doktorun büyük ihtimalle kendisi olduğunu vurgulayan Hüseyin Baltacı, "Biz ilk etapta dört kişi gittik. Benimle birlikte bir de eczacı arkadaş vardı. Yanımıza an miktadar ilaç ve sağlık malzemesi almıştık. İdomeni'ye giden ilk doktor belki de bendim. Kasım ayında gittiğimizde hava oldukça soğuktu. Göçmenler karşımıza çıkmakta çekingendiler. Korkuyorlardı. Bir süre sonra birileri yanımıza geldi. Yavaş yavaş toplandılar. Neredeyse tümü Ortadoğu ülkelerindeki savaşlardan kaçan insanlardan oluşuyordu. O gün yaklaşık 60 kişiyi muayene ettik. Tabii buna sağlıklı ve gerekli koşullarda muayene demek mümkün değil. Elimizdeki ilaçları yardıma muhtaç insanlara verdik." diye konuştu.

"ÖLMEK ÜZERE OLAN BEBEÄžİ SELANİK'E GETİRİP YOÄžUN BAKIMA YATIRDIM"

İdomeni'ye gerçekleştirdiği ziyarette kendisini şok eden bir olay yaşadığını belirten Dr. Hüseyin Baltacı, olayı şöyle özetledi: "İlk ziyaretimizde yanımıza bir Afgan çift geldi. Bir yaşındaki bebekleri hastaydı. Çok ağır bir akciğer enfeksiyonu geçiriyordu. Çocuk nefes almakta çok zorlanıyordu. Mosmor olmuştu. Bu bebeği alıp Selanik'e Genimatas hastanesine yatırdık. Biz gitmeseydik ve çocuğu hastaneye yatırmasaydık çocuk belki de ölecekti. Bu olay beni şok etti. Anne babanın görüntüsü gözümden hiç gitmiyor. Yakalanmaya, hapse girmeye bile razıydılar. Yeter ki çocuğumuzu kurtar diye yalvarıyorlardı. Çok şükür ki çocuk kurtulabildi."

"KAOTİK BİR ORTAM HAKİM"

İdomeni'de düzenlik bir göçmen kampından bahsedilemeceğini anlatan Baltacı, "İdomeni, Kılkış'ta sınır bölgesinde bir kasaba. 2014'te ilk gittiğimizde çok fazla kalabalık yoktu. Sonradan buradaki göçmen sayısı artmaya başladı. Suriyeliler geldikçe sayı da tırmanmaya başladı. İdomeni'ye ilk gittiğimizde kaotik bir ortam vardı. Düzen yok, sağlık koşulları yok, hijyenik ortamdan bahsetmek imkansız, bir hizmetten bahsetmek mümkün değil. Rastgele bölgede bekleşen insanlar vardı. Sınırları aşmaya çalışan ve Avrupa ülkelerine gitmeye çalışan insanlar vardı. 40 derece ateşle adeta kavrulan hastalar, hasta hamile kadınlar, ayağı kangren olmuş ve 'ne olur ayağımı kes, ben devam etmek istiyorum' diye yalvaran insanlar gördük." ifadelerine yer verdi.

"EVE DÖNÜNCE ÇOCUKLARIMA SARILDIM VE AÄžLADIM"

İdomeni'de yaşadıklarından sonra bir süre geceleri kabul gördüğünü kaydeden Hüseyin Baltacı, "Hayatımdaki dönüm noktalarından biri oldu diyebilirim. 2014 yılı Kasım ayında yaşadıklarımı herhalde ölünceye kadar hatırlayacağım. Bu ziyaretlerimizi daha sonra da devam ettirdim. Yaşadıklarımdan ve gördüklerimden dolayı utandım. İnsanlığımdan utandım. Kabus gördüm. Benim çocuklarımın yaşında çocuklar vardı ve ağlıyorlardı. Yardım etmemiz için bize sarılıyorlardı. Çok zor durumda olan anne babalar gördüm. Yardım için yalvaran insanlar vardı. Eve dönünce kendi çocuklarıma sarıldım. Ağlamamak için kendimi zorladım ama başaramadım. Bu insanlar bir dram yaşıyor. Bu dram yıllarca devam ediyor. Bu dramı bizim toplumumuz şimdi görmeye başladı. Bu insanların yaşadıklarından ben de sorumluyum diye düşündüm. Ben de bu insanlar için bir şeyler yapmalıyım diye düşündüm. Bir şeyler yapmakta geç kaldığımı düşündüm. Buraya gitmeme vesile olan arkadaşa teşekkür ettim." diye konuştu.

"GAZETEYE MEKTUP YAZDIM, SAÄžLIK KURULUŞLARINDAN YARDIM İSTEDİM"

İdomeni'den döndükten sonra gördüklerini özetleyen bir mektup yazdığını ve Efimerida ton Sindakton gazetesine gönderdiğini söyleyen Dr. Hüseyin Baltacı, "Burada yaşananları görüp de bir harekette bulunmamak zaten imkansız bir şey. Ancak o dönemde İdomeni'deki durum pek bilimiyordu. Buradaki ihtiyaçları liste halinde hazırladık. Oturdum ve gazeteye mektup yazdım. Efimerida ton Sindakton gazetesine. Mektubum yayınlandı. İngiltere'de yaşayan ve insan hakları kuruluşunda görev yapan bir bayan bu yazı üzerinde İdomeni'yi ziyaret ettiğini bana iletti. Sınır Tanımayan Doktorlar örgütünün Selanik'teki elemanlarına yazdım. Durumu onlara anlatmaya çalıştım. Diğer arkadaşlarla birlikte Selanik'teki ve Kılkış'daki sosyal eczaneden ilaç topladık. Ondan sonra, arkadaşlarla birlikte en az 4 - 5 kez İdomeni'ye gidip mültecilere yardım ettik. Onlara sağlık hizmeyi vermeye çalıştık. Tabii ilerleyen aylarda İdomeni kampı Yunanistan gündemine iyice oturdu ve yardımlar da arttı." dedi.

"BU İNSANLAR CEHENNEMDEN KAÇIYOR"

Ziyaretleri sırasında mültecileri yakından gördüğünü, onlarla konuştuğunu ve gözlerindeki korkuyu ve aynı zamanda kararlığı gördüğünü belirten Hüseyin Baltacı, bu insanların adeta cehennemden kaçtığını söyledi. Baltacı şunları ifade etti: "Bu insanlar savaştan ve iç savaştan kaçıyor. Yaşadıkları ülkeden Avrupa'nın kuzeyine yürüyerek gitmeyi bile göze almış. Şunu anlamamız şart. Bu insanlar çok kararlı. Ölümü bile göze alıp varacağı yere varmak istiyor. Gitmek istedikleri ülkeler; Almanya, Norveç, İsveç başta olmak üzere kuzey ve batı Avrupa ülkeleri. Hem kendi ülkelerinde yaşadıkları, hem de varmak istedikleri ülkeye kadar yaptıkları yolculuk boyunca bir insanlık dramı yaşanıyor."

"BU İNSANLAR ÇOK ZOR DURUMDA"

Batı Trakya Türklerinin de mültecilere yardım etme konusunda bir gayret içinde olduğunu belirten Hüseyin Baltacı şu ifadelere yer verdi: "Bu insanlar çok zor durumda. Yardıma muhtaç. Tabii azınlık toplumumuz da özellikle İdomeni'deki mültecilere yardım göndermek için bir gayret içine girdi. Aslında uzaktan yardım göndermekten çok keşke yakından o insanlarla ilgilenebilsek. Onlar cehennemden kaçıp kendilerince Avrupa cennetine gitmeye çalışıyorlar. Ne pahasına olursa olsun bunu başarmak istiyorlar. Bizim yapacağımız şeyler tabii ki var. En azından bu insanların karınlarını doyurmak, ihtiyaçları varsa üsterini giydirmek, hasta olanlara yardım etmek en basit yapılabilecek şeyler. Biz belki şahıslar olarak savaşı durduramayız, siyasi çözüm getiremeyiz. Ancak büyük bir acı yaşayan bu kişilere insani olarak bir yardım edebiliriz. Tamamen insani olarak soruna yaklaşabiliriz. Bunu da elimizden geldiğince yapmalıyız, yapabilmeliyiz."


Haberler


BTAYTD Kadınlar Kolundan Demircik köyünde etkinlik

Dünya bu kararı konuşuyor: Hangi ülkeler Netanyahu’yu tutuklayacak?

Hakan Fidan: ‘Batı Trakya Türk Azınlığın sorunlarının çözümünün takipçisi olacağız’

Celal Bayar Azınlık Lisesinde ’Öğrenci Pazarı’na yoğun ilgi

Macaristan Başbakanı, Netanyahu hakkındaki tutuklama emrini tanımayacağını açıkladı

Pentagon, Rusya’nın Ukrayna’da kıtalararası balistik füze kullandığını doğruladı

SİRİZA’daki kriz ve Yunanistan’daki yeni siyasi denge

Hakan Fidan’ın ‘Türk azınlık ve soydaşlar’ açıklamasına Atina’dan tepki

BTAYTD’dan meme kanseri konusunda bilgilendirme etkinliği

Özgür Ferhat, çiftçilerin sorunlarını Tarım Bakan Yardımcısı ve Genel Sekreterine iletti

‘Gigabit’ programı için başvurular başladı

SİRİZA ana muhalefet konumunu kaybetti