Anasayfa


10-11-2024
Mustafa Kemal Atatürk Gümülcine’de anıldı
Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu ulu önder Mustafa Kemal Atatürk, 10 Kasım’da vefatının 86. yıl dönümünde Türkiye’nin Gümülcine Başkonsolosluğunda düzenlenen törenle anıldı.
10 Kasım 2024 Pazar



Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu ulu önder Mustafa Kemal Atatürk, 10 Kasım’da vefatının 86. yıl dönümünde Türkiye’nin Gümülcine Başkonsolosluğunda düzenlenen törenle anıldı.

Tören, Atatürk’ün vefat ettiği saat 09.05’te bir dakikalık saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı.

Gümülcine Başkonsolosluğunda gerçekleştirilen anma törenine Batı Trakya Türk Azınlığı Danışma Kurulu Başkanı ve Gümülcine Müftüsü İbrahim Şerif, İskeçe Müftüsü Mustafa Trampa, azınlık kurum başkan ve yöneticileri, yerel yöneticiler, öğretmenler, din görevlilerinin yanı sıra Meriç, İskeçe ve Gümülcine’den çok sayıda soydaş katıldı.

Daha sonra günün anlam ve önemine ilişkin konuşmalara geçildi.
Batı Trakya Azınlığı Yüksek Tahsilliler Derneği (BTAYTD) çatısı altında faaliyet gösteren Genç Akademisyenler Topluluğu (GAT) Başkanı Emre Kamil yaptığı konuşmada, “Mustafa Kemal Atatürk’ü yalnızca bir lider olarak değil, bize kimliğimizi, özgürlüğümüzü ve geleceğimizi armağan eden bir yol gösterici olarak kalplerimizde taşıyoruz.” dedi.

Kontenjan öğretmenlerinden Serkan Demir yaptığı konuşmada, Atatürk’ün 10 Kasım 1938’de aramızdan ayrıldığını hatırlatılarak, "Ancak geride bıraktığı eserleriyle milletimizin kalbinde sonsuza dek hiç bitmeyecek bir sevgiye imza atmış, bu nedenle de günümüze denk yaşatılmış ve ebediyete kadar da bu milletin kalbinde yaşatılacaktır" dedi. Demir, Atatürk’ün izlediği çağdaş medeniyetler yolunda yorulmadan ilerlemenin, ona verilebilecek en büyük hediye olduğuna dikkat çekti.

Türkiye’nin Gümülcine Başkonsolosu Aykut Ünal yaptığı konuşmada, Atatürk’ün lider kişiliğinin yanı sıra Türk-Yunan dostluğunu da öncelediğine dikkat çekti. Ünal konuşmasında şunları dile getirdi:

“101. yaşındaki Cumhuriyetimizin kurucusu, büyük devlet adamı, büyük komutan Mustafa Kemal Atatürk’ü aramızdan ayrılışının yıldönümünde ülke olarak saygı, şükran ve özlemle anıyoruz.

Liderlik özelliğinin yanısıra, sabrıyla, ikna kabiliyetiyle, bilgisiyle ve vizyonuyla yoğurduğu öğretmenliği sayesinde şahsi ve milli başarılara imza atan bir kişiden bahsediyoruz.

Peki bize, sivil ve askeri pedagojik eserleri, dışında neleri öğretti?

Durum ne kadar karanlık olursa olsun gelecekten hiçbir vakit umudun kesilmeyeceğini,

Umudun da bir tür mutluluk olduğunu, belki de mutlulukların en büyüğü olduğunu,

Kurtuluş, kuruluş ve ilerleme gereği ortadayken, gerçek hedefe odaklanmayı, serseri kelebekler gibi kafalarda uçuşan düşünceleri yakalamayı ve harekete geçmeyi,

Savaşta bir askerin bir külçe altından yüz kat daha değerli olduğunu, askerin de nihayetinde insan olduğunu,

Kutsal isyan döneminde boş ve bir çöl gibi görünen Ankara’nın bu görüntüsünün içinden örgüt yaratmayı, boş görünen yerin dopdolu olduğunu, çöl sanılan Ankara’da saklı ve güçlü bir birliğin bulunduğunu, onun da Türk milleti olduğunu,

Altının, gümüşün yapamayacağını, gerçek kurutuluşu Türk gençlerinin yapacağını, gençlerle her zaman bir mucize yaratılabileceğini,

İstiklal uğruna mücadeleye azmetmiş bir milletin kudretinin sadece silahtan ve cephaneden değil, ideal ve imandan da geldiğini,

Türk’ün cesaretine ve fedakarlığına güvenerek, vatanın parçalanmaktan, milletin esir olmaktan kurtarılabileceğini öğretti.

Ve halk, gözlerini bu umut noktasına, Mustafa Kemal’e dikti, arkasından yürüdü.

Savaştan çıkmış ve artık kendi kaderini çizmek isteyen yeni doğmuş cumhuriyetin temelini attığında, Türkiye’nin kimsenin düşmanı olmadığını, sadece insanlığın düşmanı olanların düşmanı olduğunu vurguluyordu.

İşte bu anlayışla, Türk-Yunan dostluğunu da önceledi. Ve bunu da bize miras bıraktı.

Sabır özelliğini vurgulamıştım, ancak, gerektiği yerlerde acele edilmesi gerektiğini de bilirdi. Yani ahval ve şeraiti iyi okuyan, olması gerekeni de süratle sağlayan bir liderdi.

Harf devrimi gerçekleştiğinde bazı kimselerin ilk-orta-yükseköğretimde kademeli olarak yeni harflere geçişi savunmasına karşılık, bunu reddetmiş ve devrimin ya bir anda olacağını ya da hiç olmayacağını söylemişti.

İşte hemşehriniz Mustafa Kemal! Sevk ve idareyi bir sanat haline getiren lider. Bize neyin nasıl yapılacağını gösteren devlet adamı.

Örneğini izlediğimizde, yolundan gittiğimizde mutlaka amaca ulaşacağımızdan emin olduğumuz, devirlerin ötesinden bize seslenen Büyük Türk.

Eserini, Türkiye’yi korumak, ilerletmek görevimiz, şerefimiz, namusumuzdur.

Sözlerime son verirken, bu Büyük şahsı, mücadele arkadaşlarını, tüm şehit ve gazilerimizi saygı ve rahmetle anıyor, sabrınız için teşekkür ediyorum."

Haberler


Yeni Sol Parti’de Haritsis’le devam kararı

SİRİZA’da Merkez Komiteden 76 istifa

‘Ömür Dediğin’ programı Batı Trakya’daydı

Yunan ekonomisinin devi 91 yaşında hayatını kaybetti

SKY Express, İstanbul Havalimanı’na uçuş başlattı

AİHM’de Yunanistan’a karşı yüzlerce şikayet

Almanya erken seçime gidiyor

Rodop Barış Komitesinden savaş karşıtı etkinlik

2024 kayıtlardaki en sıcak yıl olma yolunda

Miçotakis, Trump’la telefonda görüştü

İskeçe Azınlık Lisesinin öğrenci kermesleri tamamlandı

Restore edilen Balıklı Rum Hastanesi eski günlerine kavuşmayı bekliyor