24-06-2025
‘Rodos ve İstanköy Türklerine de dernekleşme hakkı tanınmalı’
Rodos, İstanköy ve Onikiada Türkleri Kültür ve Dayanışma Derneği, Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesinin 16 Haziran tarihinde Batı Trakya Türklerinin dernekleşme hakkıyla ilgili aldığı karara dikkat çekerek, bu kararın yalnızca Batı Trakya Türkleriyle sınırlı kalmaması gerektiğini ifade etti.

Rodos, İstanköy ve Onikiada Türkleri Kültür ve Dayanışma Derneği, Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesinin 16 Haziran tarihinde Batı Trakya Türklerinin dernekleşme hakkıyla ilgili aldığı karara dikkat çekerek, bu kararın yalnızca Batı Trakya Türkleriyle sınırlı kalmaması gerektiğini ifade etti. Dernek Başkanı Prof. Dr. Mustafa Kaymakçı imzasıyla yayımlanan açıklamada, Yunanistan’ın Rodos ve İstanköy’de yaşayan Türklere de kimlikleriyle örgütlenme hakkı tanıması gerektiği vurgulandı.
Açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi, 16 Haziran 2025 tarihinde almış olduğu bir kararla, Yunanistan hükümetinin Batı Trakya’daki Türklerin Türk kültürel kimliğiyle dernekleşme hakkı vermesi gerektiğini vurgulamaktadır. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararının üzerinden 17 yıl geçmiştir. Komite, isimlerinde ‘Türk’ ifadesi yer alan derneklerin kapatılmasının hukuka aykırı olduğuna işaret etmektedir.
Türkiye’de örgütlenmiş Onikiada Türklerinin temsilcisi olan Rodos, İstanköy ve Onikiada Türkleri Kültür ve Dayanışma Derneği olarak, Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi’nin almış olduğu bu kararın ivedilikle Yunanistan tarafından yerine getirilmesini talep ediyoruz. Aynı hakkın, Rodos ve İstanköy Türkleri için de Yunanistan’ın taraf olduğu uluslararası antlaşmalar uyarınca tanınması gerektiğini ifade etmek istiyoruz.”
Açıklamada, Rodos ve İstanköy’de sayıları 9 bini aşan Türk nüfusunun yıllardır kültürel haklardan mahrum bırakıldığına dikkat çekildi. 1947 yılından bu yana adaların Yunan yönetimine geçmesine rağmen, Lozan ve diğer uluslararası anlaşmalara karşın “Türk” kimliğinin tanınmadığı vurgulandı.
Yunanistan’ın “Onikiadalar Lozan kapsamına girmez” iddiasının geçersiz olduğu belirtilen açıklamada, 1913 Atina Protokolü’nden 1947 Paris Antlaşması’na kadar birçok uluslararası belgenin bu hakları güvence altına aldığı ifade edildi. Uluslararası Adalet Divanı’nın 1978 Viyana Sözleşmesi’ne dayanan kararına da atıfta bulunularak, devletlerin yeni edindikleri topraklarda da önceki antlaşmalara uymakla yükümlü olduğu hatırlatıldı.
Dernek, Avrupa Konseyi kararının ivedilikle Yunanistan tarafından yerine getirilmesini ve Rodos ile İstanköy Türklerine de örgütlenme hakkının tanınmasını talep etti.