09-03-2017
ABTTF'den BM İnsan Hakları Konseyi'ne yazılı bildiri
Avrupa Batı Trakya Türk Federasyonu (ABTTF) Birleşmiş Milletler'e (BM) sunduğu yazılı bildiride, Batı Trakya Türk azınlığının müftü sorunu ve bu konuda son dönemde yaşanan gelişmeleri gündeme taşıdı.
ABTTF, 27 Şubat- 24 Mart tarihlerinde İsviçre'nin Cenevre şehrinde gerçekleştirilen BM İnsan Hakları Konseyi 34. olağan oturumuna, "Kendi Dini Liderlerini Seçme Özgürlüğü ve Yunanistan'da Uzun Zamandır Devam Eden Müftü Meselesi" başlıklı yazılı bir bildiri sundu. Bildiride, Yunanistan'da yaşayan Batı Trakya Türk azınlığının hukuki statüsünün 1923 Lozan Barış Antlaşması ile belirlendiği ve bu antlaşma ile azınlığın dini özerkliğinin garanti altına alındığı hatırlatıldı. ABTTF, azınlığın kendi dini kurumlarını kurma, yönetme, denetleme ve buralarda kendi dinini özgürce uygulama hakkına sahip olduğunun altını çizdi.
Müftü sorununun ortaya çıkışını tarihsel süreç içerisinde ayrıntılı bir şekilde dile getiren ABTTF, 24 Aralık 1990 tarihli Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile 1913 Atina ve 1923 Lozan antlaşmalarına aykırı bir biçimde Gümülcine, İskeçe ve Dimetoka müftülerinin atama yoluyla göreve getirilmeye başlandığı belirtildi. Bu durum karşısında Batı Trakya Türk azınlığının kendi müftülerini seçtiği, ancak bunların Yunan makamlarınca tanınmadığı kaydedilen bildiride, seçilmiş müftülerin dini sembolleri yasa dışı olarak kullandıkları gerekçesiyle yargılanarak hapse atıldığı ifade edildi.
ABTTF, günümüzde Batı Trakya'da devlet tarafından atanmış müftüler ile Batı Trakya Türk azınlığı tarafından seçilmiş müftüler olmak üzere ikili bir durumun yaşandığını belirterek, Yunanistan'da 2013 yılında kabul edilen "240 İmam Yasası" ile de Batı Trakya'daki devlet okullarında ve camilerde tayinli müftülere bağlı olarak görev yapmak üzere 240 din öğreticisinin sözleşmeli devlet memuru olarak işe alındığını kaydetti.
Dimetoka'daki tayinli müftü naibinin görevden alınarak yerine vekaleten başka bir müftü naibinin atandığını kaydeden ABTTF, basında çıkan yorumlara göre yerlerine geçici atamaların yapılabilmesi için Yunan hükümetinin Gümülcine ve İskeçe tayinli müftülerinin görevlerinden istifa etmelerini istediği, ardından da "240 İmam Yasası" uyarınca sözleşmeli devlet memuru olarak işe alınan din öğreticileri tarafından seçilecek yeni müftülerin Yunan hükümeti tarafından Gümülcine, İskeçe ve Dimetoka'daki müftülük makamlarına atanacağını ifade etti.
Batı Trakya Türk azınlığının din özgürlüğünün Yunan hükümeti tarafından açık bir şekilde ihlal edildiğinin altını çizen ABTTF, Yunan hükümetini 1923 Lozan Barış Antlaşması ile 1913 Atina Antlaşması'na uygun hareket ederek, azınlığın dini liderlerini özgür bir şekilde seçmesine izin vermeye ve bunları tanımaya çağırdı.
ABTTF ayrıca, Yunan hükümetinden 4115/2013 sayı ve tarihli "240 İmam Yasası"nı iptal etmesini ve hükümet makamları ile azınlık arasında resmi bir diyalog mekanizmasının kurulmasını talep etti.