15-07-2015
"Bu anlaşmaya inanmasam da uygulamak zorundayım"
Başbakan Aleksis Çipras, "Yunanistan için finans sorunu gelecek yılar için sona eriyor. Bundan sonra Yunanistan'ın borç sorunu olmayacak" dedi.
Başbakan Aleksis Çipras, devlet televizyonu ERT'e verdiği demecinde, imzalanan anlaşmaya inanmasa bile bunu uygulamak zorunda olduğunu vurguladı.
Çipras, Brüksel'de Yunanistan'ın borcuyla ilgili sürdürülen kritik müzakereleri ve kreditörlerle varılan anlaşmayı değerlendirdi. Çipras, "Ben bu anlaşmaya kendim inanmasam da, uygulamak zorundayım ve sorumluluklarımdan kaçmayacağım." dedi.
Anlaşmanın sağlanmasından 24 saat sonra ERT 1 televizyon kanalından Panos Haritos ve Andonis Alafoyiorgos'un sorularını yanıtlayan Çipras, "Anlaşmanın sağlandığı gece, Avrupa için kötü bir geceydi. Avrupa Birliği zirvesi sonucu, görüşlerini demokratik bir şekilde ifade eden Yunan halkı ve ülke için belki en ağır baskılardan birisiydi. İmzaladığım anlaşma üzerindeki ihmalkarlık ve hatalarla ilgili bütün sorumlulukları üzerime alacağımı size söylemek istiyorum. Ben bu anlaşmaya kendim inanmasam da, uygulamak zorundayım ve sorumluluklarımdan kaçmayacağım." dedi.
Brüksel'de varılan ön anlaşmanın zor ve kötü bir anlaşma olduğunu, ancak kreditörlerin daha önce önerdiği tekliflerden daha iyi teklifler içerdiğini savunan Çipras şöyle konuştu: "Anlaşma çok ağır reformlar içeriyor, ancak daha önceki tekliflerle kıyaslanamaz. Daha önce yeni kredi vermeyi reddediyorlardı. Şimdi 82 milyar vermeyi kabul ettiler, ayrıca borç yeniden yapılandırılacak. Memur ve emekli maaşlarında kesinti olmayacak. 7 milyarlık tedbirler 3 yıla yayılacak. Yunanistan için finans sorunu gelecek yıllar için sona eriyor. Bundan sonra Yunanistan'ın borç sorunu olmayacak."
Çipras, Brüksel'de çok zor anlar yaşadığını, büyük manevi ve ekonomik baskılar altında ülkenin ve halkın çıkarları ölçütüyle hareket edip, zor seçimler yaptığını kaydetti.
Brüksel'deki müzakerelerin son günlerde tamamen çıkmaza girdiğini ve kimseden destek görmediğini anlatan Çipras şunları söyledi: "Son 10 gün tamamen çıkmazdaydık. Önümüze konulan seçeneklerden birini almak zorundaydım. Bu, kişisel bir mesele değildi. Seçimimi ülkenin ve halkın çıkarını ölçüt alarak yaptım. İflas olsaydı, başka para birimine geçmek zorunda kalacaktık ve bu ülke için bir felaket olacaktı. Çünkü Rusya'ya gittim, Başkan Obama ile görüştüm, Çinli başbakan ile görüştüm ama kimse bana ’Yürü arkandayız, yardım edeceğiz’ demedi."
"SİYASETTE BAZEN RİSK ALMAK GEREKİYOR"
Çipras, referandum kararıyla ilgili bir soru üzerine, "İlk başta 'evet' olasılığının üstün olduğunu gördüklerinde euro ya da drahmi ikilemini ortaya attılar. Ancak sandıktan 'hayır' çıktığında ben kazandım ve onlar bunu unuttular ve müzakere masasına geldiler. Siyasette bazen risk almak gerekiyor. Ben bu riski aldım. Programın dışına bile çıktık." dedi.
Hükümetin düşmesi durumunda Avrupa'da bazı çevrelerin buna çok sevineceğini ifade eden Çipras, "SİRİZA'yı bir bütün olarak tutmak için elimden geleni yapacağım" diye konuştu.