22-05-2022
'Türk Kültürünün Ortaya Çıkışı' Gümülcine'de anlatıldı
TOÇEK - Tohum Çekirdek Tiyatro Topluluğu, Türk kültürünün ortaya çıkışı ile ilgili Gümülcine'de konferans düzenledi. Konferansa konuşmacı olarak Türkiye'den Prof. Dr. Ahmet Taşağıl katıldı.
TOÇEK - Tohum Çekirdek Tiyatro Topluluğu, Türk kültürünün ortaya çıkışı ile ilgili Gümülcine'de konferans düzenledi. Konferansa konuşmacı olarak Türkiye'den Prof. Dr. Ahmet Taşağıl katıldı.
21 Mayıs Cumartesi günü, Gümülcine'de Chris & Eve Oteli'nde gerçekleşen konferansta, Prof. Dr. Ahmet Taşağıl, Türk Kültürünü ve Türklerin tarih içinde varlıklarını ve mücadelelerini anlattı.
Konferans, TOÇEK Tiyatro Topluluğu Yönetmeni Şükran Raif yaptığı selamlama konuşması ile başladı. Raif, uzun ve sıkıntılı pandemi sürecinden sonra bu aydınlatıcı konferansta bir arada olmaktan duyduğu mutluluğu belirterek katılımcılara ve Prof. Dr. Ahmet Taşağıl'a teşekkür etti.
Türkiye'nin Gümülcine Başkonsolosu Murat Ömeroğlu da yaptığı selamlama konuşmasına tüm katılımcıları selamlayarak başladı. Ömeroğlu, TOÇEK ve ekibini böyle güzel bir etkinliği gerçekleştirdiklerinden dolayı kendilerini tebrik etti.
Konferansın başında Prof. Dr. Ahmet Taşağıl'ın hayat hikayesi hakkında bilgi verildi.
Ahmet Taşağıl, Gümülcine'de olmaktan duyduğu memnuniyeti belirterek sözlerine başladı. Taşağıl, insanlık tarihi ile ilgili bilgilere M.Ö. 3000 yıllarında ulaşıldığını söyledi. Mısır'da , Mezopotamya'da, Akdeniz dünyasında, Hindistan'da ve Çin'de de böyle olduğunu belirten Taşağıl, "Ancak haritanın merkezinde Güney Sibirya'da Türklerin en eski atalarını takip edebiliyoruz. Türkler M.Ö. 7 büyük göç ve M.S. da 13 büyük göç gerçekleştirdiler. Mesela Türklerin Anadolu'ya - Önasya'ya gelişi bir sonuçtu. Ondan sonrası da Osmanlı dönemi, ki onu da zaten biliyoruz. Bunları Çince ve diğer yabancı belgelerden anlıyoruz." görüşlerine yer verdi.
Taşağıl, Türklerin tarih süreci içinde yok olmamalarını ise şöyle anlattı:
"Türkler göç edebilme yeteneği sayesinde yok olmadılar. Çünkü her zaman güçlü değilsinizdir; bazen güçlü ve bazen de zayıflarsınız. Güçlü ve sağlıklı olduğunuz zaman zaten problem yoktur. Önemli olan zor durumlarda hayatta kalabilmektir. Türkler bunu göç etme yetenekleri sayesinde başardı. Peki göç ettikleri alanlarda neden yok olmadılar? Türkler boylar halinde yaşadıkları için yok olmadılar. Bu sistemde yaşadıkları için yok olmadılar. Göçler ve boylar halinde yaşadıkları için ayakta kalabildiler."
Taşağıl, ortak Türk kimliğinin ilk defa nasıl ortaya çıktığını ise şöyle açıkladı:
"M.S. 420 yılında bir Pers-İran metninde ilk defa, 542 yılında Çince bir metinde ve 582 yılında Grekçe bir metinde Agathias'ın eserinde ortaya çıktı. Bizans kaynakları Türkiye ve Türk kelimesini de kulandılar. Kısacası 500'lü yıllar Türk adının yaygınlaştığı yıllardır."
Ahmet Taşağlı konuşmasının devamında; Tarihte bir çok Türk kökenli halkın çeşitli nedenlerden ya Slavlaştığını ya da Bulgarlaştığını anlatan Taşaağıl, Göktürk döneminde kadının rolünün önemine değindi. Taşağıl, kadınların bu dönemde çok önemli rol oynadığını o dönemde bugün model alabileceğimiz yapıyı öğrendiklerini belirtti. Bilge Kaan'a göre halkın devletten beklediği üç temel öğenin olduğunu dile getiren Taşağıl, bu öğeleri güven, adalet ve ekonomi olarak sıraladı.
Tarihte büyük Türk devletlerin yıkılma sebeplerinin başında kıtlık geldiğini söyleyen Taşağıl, bunun da sebebinin o dönemde sert kış koşullarının olması, devletlerin zayıflamasına neden olduğunu ifade etti.
Daha sonra çeşitli görsellerle Orta Asya'daki Türk kültür tarihini anlatan Taşağıl, 635 yılında boylar şeklinde örgütlenmenin, Batı Türklüğünü doğurduğunu ifade etti.
Türklerin dünyaya hediye ettiği iki önemli olayın olduğunu belirten Taşağıl, bunlardan birinin demir işlemeyi öğretmek, diğerinin de atın evcilleştirilmesi olduğunu söyledi. Türklerin kendilerine uygun gördükleri her yerde şehir kurabildiklerini söyleyen Taşağıl, gittikleri her yerde de Türk kültürünü yaşatabildiklerini belirtti. Buna en iyi örneğin Peçeneklerin olduğunu anlatan Taşağıl, Peçeneklerin çok büyük tarihi olaylara imza attıklarını, Avarların da aynı rolü üstlendiğini kaydetti.
Konferans soru-cevap bölümüyle devam etti. Konferans sonunda da Taşağıl kitaplarını imzaladı.