22-11-2024
SİRİZA’daki kriz ve Yunanistan’daki yeni siyasi denge
SİRİZA Partisi, Yunanistan siyasi tarihinde önemli bir dönüm noktası olarak değerlendirilen gelişmelerin ardından ana muhalefet konumunu kaybetti.
SİRİZA Partisi, Yunanistan siyasi tarihinde önemli bir dönüm noktası olarak değerlendirilen gelişmelerin ardından ana muhalefet konumunu kaybetti.
2012 yılında Yunanistan’daki büyük ekonomik krizin etkisi altında yapılan genel seçimlerde SİRİZA ilk kez parlamentoda ikinci parti konumuna geçti. Ekonomik krizin Yunanistan siyasetinde neden olduğu derin sarsıntının bir sonucu olarak o güne kadar “küçük” bir parti olan SİRİZA 2015 yılında da iktidara geldi.
SİRİZA, ana muhalefet partisi haline gelmesinin üzerinden 12, iktidar partisi olmasının üzerinden 9 yıl sonra, bugün ana muhalefet partisi konumundan çıkma noktasına geldi.
Partinin 2023 seçimlerinde aldığı ağır yenilgiyi, liderlik değişiklikleri ve iç bölünmeler takip etti. Son olarak dün (21 Kasım Perşembe) partinin eski başkanı Stefanos Kasselakis’e yakınlıklarıyla bilinen Theodora Cakri ve Yota Pulu’nun SİRİZA’dan ayrılmaları ve bağımsız milletvekili olarak yollarına devam etme kararıyla partinin milletvekili sayısı 29’a düştü. Böylece SİRİZA, Yunan Parlamentosundaki ana muhalefet statüsünü PASOK’a kaptırmış oldu.
Bu durum, Yunanistan siyasetinde bir ilk olarak kayda geçti. Ülke siyasi tarihinde, bir partinin bu şekilde ana muhalefet konumunu kaybetmesi daha önce yaşanmadı. Siyasette her zaman olmasa da hükümetlerin düşmesine aşinayız. Ancak bu kez, deyim yerindeyse ana muhalefet partisi “düştü”.
2012’den sonra yükselişe geçen, ana muhalefet partisi konumuna yükselmenin yanı sıra hükümet kuran SİRİZA’da son yaşananlar partinin etkisini önemli ölçüde zayıflattı. Aleksi Çipras’ın liderlikten ayrılması sonrası Stefanos Kasselakis’in yönetiminde yaşanan istikrarsızlık ve iç çekişmeler partide büyük çatlaklara yol açtı. İlk ayrışmalar, Kasım 2023’te düzenlenen ve oldukça tartışmalı geçen parti kongresi sırasında yaşandı. Ardından, Efi Ahçioglu liderliğinde 11 milletvekiliyle partiden ayrılarak yeni bir siyasi oluşum olan Yeni Solu kurdular.
SİRİZA’nın bu süreçte dört ayrı bölünme yaşaması, partiyi hem ideolojik hem de örgütsel olarak zayıflattı. Özellikle Pavlos Polakis’in partiden geçici olarak ihraç edilip daha sonra geri alınması, ardından Polakis’le tartışma yaşayan Athina Linu’nun ihraç edilmesi ve parti lideri Kasselakis ile diğer parti kurmayları arasında yaşanan ideolojik tartışmalar, partinin iç dinamiklerindeki çatışmaları gözler önüne serdi.
Bu durum, SİRİZA’nın parlamentoda etkili bir muhalefet yapmasını engellerken, toplumsal tabanındaki desteğini de sarsmaya devam etti. Parti, özellikle Kasselakis’in başkan seçilmesiyle birlikte neredeyse sadece iç çekişme ve kavgalarla gündeme geldi. Bu da partinin kamuoyu nezdindeki görüntüsünü son derece olumsuz etkiledi.
PASOK’un ana muhalefet statüsüne yükselmesi ise Yunanistan siyasi sahnesinde yeni bir dengeyi beraberinde getiriyor. SİRİZA’nın güç kaybetmesiyle, PASOK uzun yıllar süren gerilemenin ardından yeniden yükselişe geçti. Bu değişim, merkez sol seçmenlerinin PASOK’a yönelmesiyle sol blok içinde yeni bir liderlik ihtimalini de gündeme getirebilir. PASOK’un bu yeni pozisyonunda ne kadar etkili olacağı ve hükümeti ne derece zorlayabileceği, önümüzdeki dönemde siyasi tartışmaların ana eksenlerinden biri olacak gibi görünüyor.
Sonuç olarak, SİRİZA’nın ana muhalefet konumunu kaybetmesi, Yunanistan’da siyasi dengeleri yerinden oynattı. Ülke siyaseti yıllar sonra yeniden Yeni Demokrasi – PASOK eksenli siyasi rekabete geri dönebilir. Bu gelişme, sadece meclisteki güç dengesini değil, aynı zamanda sol siyaset içerisindeki liderlik rekabetini de etkiliyor.
SİRİZA’nın önümüzdeki günlerde yeni liderini belirledikten sonra girişeceği toparlanma çabası, bunda başarılı olup olamayacağı; PASOK’un yeni rolü, solda (Kasselakis, Çipras) veya sağda (Samaras) yeni siyasi oluşumların ortaya çıkması gibi ihtimaller, Yunanistan’ın siyasi geleceğini belirlemede kuşkusuz kilit öneme sahip olacak.