Açıklama şöyle:

"23 Ağustos 2016 Salı akşamı İskeçe Türk Birliği lokalinde gerçekleşen Batı Trakya Türk Azınlığı Danışma Kurulu toplantısında, Doğu Makedonya Trakya İlk ve Orta Derece Bölge Eğitim Müdürü'nün Rodop ilinde 5, İskeçe ilinde 3 ve Evros ilinde 1 olmak üzere toplam 9 Azınlık ilkokulunun "geçici" olarak kapatılması ile ilgili düşüncesi kurul üyelerinin bilgilerine sunuldu ve bunun gerçekleşmesi halinde bu işleme karşı atılacak siyasi ve hukuki adımlarla ilgili görüş alışverişinde bulunuldu.

Bu toplantının hemen sonraki günü, Bölge Eğitim Müdürü'nün ilgili kararlarının yayınlandığı bilgisini edindik. Bu kararlar vesilesi ile, aşağıdaki konuları birkez daha ilgililerin ve kamuoyunun dikkatine sunmak isteriz.

• Azınlık Eğitiminin statüsü, Lozan Barış Antlaşması ve Türkiye ile Yunanistan arasında imzalanan ikili anlaşmalar ve protokollerle belirlenmiştir.

• Ülkemiz Yunanistan'ın Anayasası'nın 28. Maddesine göre; Uluslararası Anlaşma Hükümleri Yunan İç Hukuk'nun ayrılmaz bir parçası olarak kabul edilmekte ve bu hükümlere aykırı kanun hükümlerinin uygulanamayacağı açıkça belirtilmektedir.

• Durum böyle iken, yukarıda belirtilen Anlaşma ve protokollere aykırı hükümler içeren yasalar ve bu yasa hükümlerine istinaden gerçekleştirilen işlemler ve tabiiki, bu 9 azınlık okulunun kapatılması ile ilgili kararlar, işlenen hukuk cinayetinin ürünü olmaya mahkûmdurlar.

• 2014 yılında alınan "geçici" kapatma kararlarının iptali yönündeki başvurunun raportör hakimin talebi doğrultusunda defalarca ertelenmiş olup, henüz sonuçlanmamış olması manidardır ve bu durumda, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin Adil Yargılama ile ilgili 6. Maddesi Hükmünün açıkça ihlâli söz konusudur.

• Beklentimiz, başta milletvekillerimiz olmak üzere tüm seçilmişlerimizin söz konusu uygulamaların hukuksuz uygulamalar olduğunu her fırsatta ilgililere hatırlatmalarıdır.

• Ayrıca hatırlatmak ve yine ilgililerin dikkatine sunmak isteriz ki; Batı Trakya Müslüman Türk Azınlığı mensupları olarak bizler, çocuklarımızın, ülkemizin resmi dili Yunancayı da, çok iyi öğrenmeleri gerektiğine inanmaktayız. Bu bağlamda azınlık okullarında yunanca olarak okutulan derslerin kitaplarının devlet okullarındaki kitapların aynısı olması gerektiğini düşünmekte ve yetkililerin bu yönde adım atmalarını beklemekteyiz.

Batı Trakya Azınlığı Yüksek Tahsilliler Derneği olarak,azınlık eğitimi ile ilgili gelişmeleri yakından takip etmeye devam edeceğimizi belirtirken,yeni eğitim yılının başlamasına günler kala, velilere bir kez daha hatırlatmak isteriz ki, Devlet okullarında okutulan dindersinin takibi kesinlikle zorunlu değildir ve velinin imzalayacağı bir dilekçe ile öğrencinin bu dersten muaf tutulması mümkündür."