Anasayfa

12-11-2016
"Azınlığa yönelik açılım bekliyoruz"
Dostluk Eşitlik Barış (DEB) Partisi Başkanı Mustafa Ali Çavuş, hükümetin azınlık hakları konusunda adım atması gerektiğini söyledi.
12 Kasım 2016 Cumartesi

Ali Çavuş, göreve başlayan yeni kabine, partinin Avrupa temasları, parti yöneticileri hakkındaki soruşturmalar ve son gelişmelerle ilgili olarak GÜNDEM'e konuştu. Batı Trakya Türk azınlığının hükümetten sorunların çözümü için adım atmasını beklediğini vurgulayan Ali Çavuş, azınlık temsilcileri ve azınlık derneklerine yönelik yargı baskısının Batı Trakya'daki demokrasi ve insan haklarına zarar verdiğini söyledi.

"FİLİS'İN EÄžİTİM BAKANLIÄžINDAN ALINMASI KABİNE DEÄžİŞİKLİÄžİNDEN DAHA ÇOK KONUŞULDU"

Çipras hükümetinin geçtiğimiz günelerde yaptığı kabine değişikliğine değinen Mustafa Ali Çavuş, "Hükümetin ilk olarak bakanlıklarda bazı yapısal değişikliklere gittiğini gördük. Yeni bakanlıklar kuruldu, bazı bakanlıkların ise ismi değiştirildi. Bu değişikliklerden sonra kabinede de değişiklik oldu. Bazı isimler gitti, onların yerine yenileri geldi. Belli ki hükümet yeni bir başlangıç yapmak istiyor. Buna ihtiyacı olduğu anlaşılıyor. Gücünü toparlayıp kaldığı yerden yola devam etmek istiyor. Bu kabine değişikliğinde en önemli nokta Eğitim Bakanı Nikos Filis'in bakanlıktan alınmasıdır. Bu olay kabine değişikliğinden daha fazla konuşuldu. Filis'in Kilise ile olan tartışmasının bedeli ağır oldu. Sanırım Filis'in bakanlıktan alınması bir geri adım olarak nitelendirilebilir." dedi.

"BU HALK YENİ EKONOMİK ÖNLEMLERİ KALDIRAMAZ"

Hükümetin özellikle ekonomi konularında daha başarılı bir imaj çizmek istediğini söyleyen DEB Partisi Başkanı Mustafa Ali Çavuş, "Ancak özellikle ekonomi alanında istenen noktaya gelindiğini söylemek zor. Halk çok zor durumda. Bölgemizde ve özellikle azınlıkta çok büyük bir işsizlik var. İnsanlar faturalarını bile ödemekte zorlanıyor. Çiftçi kesimi ise adeta kan ağlıyor. Hükümetin bu konuya mutlaka eğilmesi lazım. Bu durumun değişmesi için adım atılması, önlem alınması lazım. Ekonomik krizle ilgili tartışmalarda yeni bir memorandumdan bahsedilmesi dahi çok yanlış. Böyle bir şeye ihtiyaç olmayacağına inanmak istiyorum. Bu halk yeni bir memorandumu veya yeni ekonomik önlemleri kaldıramaz. Hükümetten bölgemiz için özel ekonomik kalkınma programlarını hayata geçirmesini bekliyoruz. Çünkü önlem alınmazsa köylerimizde genç insan kalmayacak." diye konuştu.

"BATI TRAKYA'DAKİ DEMOKRASİ SORUNUNUN BİTMESİNİ İSTİYORUZ"

Başbakan Aleksis Çipras yönetimindeki hükümetin iki yılını tamamlamaya hazırlandığını, bu süre içinde azınlığın yaşadığı sorunlara yönelik ciddi bir adım atılmadığını belirten DEB Genel Başkanı Ali Çavuş şöyle konuştu: "SİRİZA'nın 25 Ocak 2015 tarihinde yapılan seçimlerde birinci parti olarak ANEL ile birlikte hükümet kurmasının üzerinden neredeyse iki yıl geçmek üzere. Batı Trakya Türkü gerek Ocak ayında, gerekse Eylül ayında yapılan seçimlerde SİRİZA'ya çok büyük destek verdi. Belki de bugüne kadar milletvekili seçimlerinde başka partiye vermediği kadar destek verdi. Şu anda bu partiden azınlık üyesi üç milletvekilimiz var. Azınlık olarak yıllarca çözüm beklediğimiz azınlık sorunlarının çözümünü istiyoruz. Azınlık insanı ve azınlık toplumu hükümetten ciddi anlamda adım atmasını bekliyor. Sorunlarımıza eğilmesini bekliyor. Bazı Trakya Türk insanı bunu çoktan haketmiş durumda. Biz bu ülkenin vatandaşıyız. Ve hala kendi vakıflarımızı yönetemiyorsak, kendi derneklerimizi resmi bir şekilde tarihi isimleriyle yaşatamıyorsak, azınlık eğitimindeki sorunlarımız çözülemiyorsa, Türkçe - Yunanca azınlık anaokulları yoksa, okullarda görev yapan öğretmenlerimiz istediğimiz gibi eğitilmiyorsa, her insanın doğuştan sahip olduğu bir hak olan milli kimliğimiz ve kültürümüz inkar ediliyorsa, hala eşit vatandaş muamelesi görmüyorsak ve üstüne üstlük azınlık olarak sürekli bir şekilde tahrik ediliyor, tehdit olarak gösteriliyor ve hedef haline getiriliyorsak o zaman bu ülkede ve özellikle Batı Trakya'da bir demokrasi sorunu var demektir. Bunların yanı sıra azınlık insanı her geçen gün ekonomik olarak daha da zor duruma düşüyor. Krizden en olumsuz etkilenen kesimlerin başında geliyor. Bu söylediklerimi inkar edebilen varsa veya abarttığımı düşünen varsa gelsin konuşalım. Bu sorunların devam etmesi demek, Batı Trakya'da demokrasi sorununun devam etmesi demektir. Biz DEB Partisi olarak ve tabii ki temsil ettiğimiz azınlık toplumu adına bu demokrasi sorununun bitmesini istiyoruz ve bekliyoruz. Hükümet azınlık konusunda mutlaka adım atmalıdır. Bu da azınlıkla diyalog yaparak, azınlığın söylediklerini ve istediklerini dikkate alarak olur. Artık iki yılını tamamlamak üzere olan hükümet için Batı Trakya Türk azınlığına yönelik bir açılımda bulunma vakti çoktan geldi."

"YUNANİSTAN LOZAN ANTLAŞMASINA SADIK DEÄžİL"

Azınlığın uluslararası anlaşmalardan doğan haklarının olduğunu ve Yunanistan'ın da bunlara uymak zorunda olduğunu belirten DEB Partisi Başkanı Ali Çavuş, "Başta Lozan Antlaşması olmak üzere Batı Trakya Türklerinin haklarını garanti altına alan anlaşmalar var. Üzülerek söylemek isterim ki Yunanistan, Lozan Antlaşması'na ve uluslararası hukuka sadık değil. Bu konuda yükümlülüklerini yerine getirmiyor. En basitinden azınlık eğitimi alanında uluslararası hukuku ve Lozan Antlaşması'nı uygulamıyor. Bu yanlıştan bir an önce dönülmeli. Uluslararası hukuk ve tabii Lozan Antlaşması'na sadık kalınmalıdır.


"AZINLIK TEMSİLCİLERİ VE KURULUŞLARINA YÖNELİK BİR YARGI KISKACI SÖZKONUSU"

Batı Trakya Müslüman Türk toplumunda baskıların arttığına dair bir görüş oluştuğunu dile getiren Ali Çavuş, özellikle azınlık temsilcilerine ve kuruluşlarına yönelik baskıcı bir dönemden geçildiğini söyledi.

"Basında azınlığı hedef gösteren haber ve yorumlar çok arttı" diye konuşan DEB Partisi Başkanı Ali Çavuş şu görüşlere yer verdi: "Son aylarda, hatta son bir buçuk yıl içinde basında azınlığın üstüne gelen ve azınlığımızı hedef gösteren çok sayıda haber ve yorum görüyoruz. Biz de parti olarak bu saldırıdan fazlasıyla nasibimizi alıyoruz. Milletvekilleri, müftüler, partimiz ve azınlık dernekleri hakkında çoğu asılsız veya abartılı olmak üzere haber ve yorumlar var. İşin ilginç yanı bu yayınların etkisi var mıdır tam olarak bilemem ama, azınlığımızın temsilcileri ve kuruluşları hakkında bir yargı kıskacı sözkonusu. Örneğin müftülerimiz İbrahim Şerif ve Ahmet Mete ifadeye çağrılıyor, soruşturma başlatılıyor veya müftüler hakkında dava açılıyor, DEB Partisi olarak başkan olarak benim ve başkan yardımcımız Ozan Ahmetoğlu hakkında Altın Şafak partisi tarafından suç duyurusunda bulunuluyor ve ifadeye çağrılıyoruz. Eyalet başkan yardımcıları ve meclis üyeleri ifadeye çağrılıyor. Benim kongrede yaptığım konuşmam hakkında soruşturma başlatılıyor veya ifadem alınıyor. Öte yandan Yüksek Tahsilliler Derneği şubelerine baskın yapılıyor ve şubeler çocuk yuvası olarak faaliyet gösterdikleri iddiasıyla kapatılıyor. Fakat yasalarda belirtilen şartları yerine getirmeyen devlet anaokullarına yönelik en ufak bir denetim yapılmıyor. Bakın Gümülcine Türk Gençler Birliği, bina içinde bazı küçük değişiklikler bile yapamıyor. Bunu yapmaya kalkınca polis tarafından yapılan çalışmalar durduruluyor. Peki Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin isminde 'Türk' kelimesi olan derneklerimiz için verdiği kararlar neden uygulanmıyor? Bu kararlar uygulanıp derneklerimizin resmiyeti verilse, yani iade edilse olmaz mı? Orada yasalar ihlal ediliyor da, burada uluslararası hukuk ihlal edilmiyor mu?"

"KANUNSUZ İŞLER YAPMADIK, FAKAT HUKUK DIŞI MUAMELE GÖRDÜK"

Mustafa Ali Çavuş, "Bu azınlığı herkes bilir. En iyi şekilde de devlet bilir. Biz kanunsuz iş yapmaktan çekinen bir toplumuz. Bizi kanunsuz işler yapan bir toplum olarak kimse gösteremez. Bunu herkes çok iyi biliyor. Fakat azınlık olarak hukuk dışı muamelelerle karşı karşıyayız. Hem azınlığın uluslararası hukuktan doğan haklarını vermeyeceksin, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin kararlarını uygulamayacaksın ve sonra azınlık kuruluşlarını kanunsuzlukla suçlayacaksın. Bunun adına çifte standart derler. Bu başka türlü izah edilemez. Bakınız azınlık kuruluşlarına yönelik böyle bir durum varken, mesela parti genel merkezimizden çalışan Dr. Sadık Ahmet'in aracının bulunması ve partimize yapılan saldırının faillerinin yakalanması için benzer bir hassasiyetin olduğunu göremiyoruz. Eğer varsa da biz bilmiyorsak en yakın zamanda bunun sonucunu görmeyi ümit ederiz." dedi.

"HEM AVRUPA PARLAMENTOSU'NU ZİYARET ETTİK, HEM GURBETÇİ SOYDAŞLARIMIZLA GÖRÜŞTÜK"

Geçtiğimiz günlerde Avrupa'da yaptıkları ziyaret ve temaslara da değinen DEB Partisi Başkanı Ali Çavuş, "İlk olarak Brüksel'i ziyaret ettik. Üyesi olduğumuz Avrupa Hür İttifakı ile görüştük. Ahmet Kara ve Aydın Ahmet ile birlikte yaptığımız ziyarette ilk olarak Brüksel'de Avrupa Parlamentosu'nda temsil edilen Avrupa Hür İttifakı (EFA) Başkanı François Alfonsi ile görüştük. DEB Partisi olarak son dönemde yaşanan gelişmeleri aktardık. EFA üyesi olan Makedon azınlığın partisi Gökkuşağı yöneticileriyle biraraya geldik. Bunun yanı sıra AP'deki Yeşiller Partisi'yle görüştük. Brüksel'de Avrupa Parlamentosu önünde EFA'dan Yorgos Papadakis'le birlike hem parlamento binası önünde, hem bina içinde azınlık haklarımızı dile getiren pankart açtık. Brüksel'deki temaslarımız çok olumlu geçti. EFA Başkanı Alfonsi'nin partimize yönelik suç duyurusu ve Dr. Sadık Ahmet'in çalınan aracıyla ilgili açıklaması oldu. Brüksel'deki temaslarımızdan sonra Almanya ve Hollanda'daki gurbetçi soydaşlarımızın derneklerini ziyaret ettik. Onlarla da görüştük. Son derece önemli ve yararlı bir ziyaret olduğunu söylemek isterim." ifadelerine yer verdi.

"AZINLIÄžI OLDUÄžUNDAN FARKLI GÖSTERMEYE YÖNELİK ALGI YARATMAYA ÇALIŞANLAR VAR"

Batı Trakya Müslüman Türk azınlığını olduğundan çok farklı göstermeye çalışan siyasilerin hem bölgeye, hem ülkeye zarar verdiğini vurgulayan DEB Partisi Başkanı Mustafa Ali Çavuş, "Ne yazık ki siyasi menfaat peşinde olan bazı siyasiler, Batı Trakya Türklerini bir tehdit ve tehlike olarak göstermeye çalışıyor. Bunu eskiden de yapıyorlardı. Fakat son dönemde bu olayda bir artış sözkonusu. Irkçılığa, ayrımcılığa maruz kalan Batı Trakya Türklerini ırkçılıkla itham eden politikacılar ve çevreler var. Bu herşeyden önce siyasi ahlaka uymaz. İnanılır gibi değil ama oluyor. Irkçı saldırılara maruz kalan azınlığımız aşırılıkla itham ediliyor. Azınlığın yürüyüş yapması, demokratik tepki koyması bile tehlike olarak gösteriliyor. Bu asla kabul edilebilecek bir şey değil. Biz DEB Partisi olarak Batı Trakya Türklerinin haklarının iade edilmesini isteyen ve bunun için mücadele eden bir partiyiz. Azınlık eğitimindeki sorunlar çözülsün diyerek, inkar edilen milli kimliğimiz kabul edilsin diyerek, vakıflarımız için seçimler yapılsın diyerek ırkçılık mı yapmış oluyoruz? Bu mudur ırkçılık veya ayrımcılık? Örneğin geçtiğimiz günlerde İskeçe'de yapılan ırkçılık karşıtı bir yürüyüş oldu. DEB Partisi olarak bu yürüyüşe katıldık. Yürüyüşü organize edenler teşekkür etti. Bu bile bazı kesimleri rahatsız etti. Yakın geçmişte İskeçe'de iki azınlık üyesi genç kardeşimizin Altın Şafak'çılar tarafından saldırıya uğradığını hatırlıyoruz. Birkaç gün önce parti binamızın girişine aynı örgüt imzalı bildiriler atıldı. Irkçı saldırılara maruz kalan bir azınlık ve parti olarak ırkçılığa, yabancı düşmanlığına ve İslamofobi'ye karşıyız ve karşı olmaya devam edeceğiz. Örneğin geçtiğimiz aylarda Avrupa'dan gelen AP milletvekilleri ve insan hakları savunucuları Batı Trakya ziyareti kapsamında partimizi ziyaret ettiler. Bizlerle görüştüler. Bu da bazı kesimleri rahatsız etti. Yoksa DEB Partisi'ne ve azınlığa yönelik algı operasyonu yaparak Batı Trakya Türklerine yapılan haksızlıkları ve ayrımcılıkları örtmeye mi çalışıyorlar?"

Haberler


Milletvekili Zeybek, Encümen Heyeti ve Okul Aile Birliğinin yeni bina talebini meclise taşıdı

Millet gazetesine açılan tazminat davası ertelendi

SİRİZA Partisi yeni başkanını seçiyor

‘Olimpik İşbirliği 24’ tatbikatı İskeçe’de yapıldı

Nafplion’daki tarihi Türk hamamı restore edilecek

İstanbul’da Uraloğlu – Stilyanidis görüşmesi

BTAYTD Kadınlar Kolundan Demircik köyünde etkinlik

Dünya bu kararı konuşuyor: Hangi ülkeler Netanyahu’yu tutuklayacak?

Hakan Fidan: ‘Batı Trakya Türk Azınlığın sorunlarının çözümünün takipçisi olacağız’

Celal Bayar Azınlık Lisesinde ’Öğrenci Pazarı’na yoğun ilgi

Macaristan Başbakanı, Netanyahu hakkındaki tutuklama emrini tanımayacağını açıkladı

Pentagon, Rusya’nın Ukrayna’da kıtalararası balistik füze kullandığını doğruladı