15-12-2016
Gümülcine’de muhteşem el sanatları sergisi
Batı Trakya Azınlık Kültür ve Eğitim Şirketi (BAKEŞ) ile İstanbul Beylerbeyi Sabancı Olgunlaşma Enstitüsü'nün, el sanatlarını tanıtma ve öğretme etkinliğinin sergi açılışı 12 Aralık Pazartesi akşamı Gümülcine'de yapıldı.
Batı Trakya İmam Hatip Lisesi Mezunları ve Mensupları Derneği (BİHLİMDER) Kültür Merkezi'nde düzenlenen etkinlikte tekstil, cam, seramik, dokuma, keçe, örme, nakış gibi farklı el sanatları çalışmaları sergilendi.
Açılışta BAKEŞ Başkanı Galip Galip, Beylerbeyi Sabancı Olgunlaşma Enstitüsü Müdürü Yusuf Gürlek ve Türkiye'nin Gümülcine Başkonsolosu Ali Rıza Akıncı birer konuşma yaparak Türkiye'de yaşanan terör olaylarını şiddetle kınadılar.
BAKEŞ Başkanı Galip Galip, "Anavatanımızda cereyan eden vahim olayı nefretle kınıyoruz. Maalesef 44 genç insanımız haince, alçakça, vahşice patlatma sonunda hayatlarını kaybettiler. Bu genç insanları burada rahmetle anıyoruz. Onlar elbette ki Türk milleti var oldukça kahramanlar listesinin başında olacak insanlardır. Onlar şehitlerimizdir. Bizim de anavatana karşı her zaman minnettar olmamız gerekiyor. Her şeyimizi, bütün gücümüzü oradan almamız nedeni ile bu gibi olayları Batı Trakya Türkleri adına buradan kınıyorum." dedi.
"BURADAKİ VARLIÄžIMIZI DEVAM ETTİREBİLMEK İÇİN GEREK KÜLTÜRÜMÜZE, EDEBİYATIMIZA, MÜZİÄžİMİZE SAHİP ÇIKMAMIZ LAZIM"
Sergide değerli el sanatlarının sergilendiğini ve serginin üç gün boyunca devam edeceğini kaydeden Galip, "Daha önce de çalışmalarından tanıdığımız değerli öğretmenlerimize hoşgeldiniz diyorum. Bu akşam çalışmalarını yakından takip ettik. Ne kadar faydalı olduklarına şahit olduk. Öğretmenlerimizi tekrar aramızda görmek bizleri mutlu ediyor. Birliğin beraberliğin önem kazandığı son günlerde, anavatanımızdan gelen herkes bize canlılık veriyor. Ancak bu işlerde de Türklüğün çok önemli kültür mirası olan el işleri bizim için de çok önemli. Biz de buradaki varlığımızı devam ettirebilmek için gerek kültürümüze, edebiyatımıza, müziğimize ki her şeyi anavatanda olduğu gibi buradan takip ederek sahip çıkmamız lazım. Dilimize, sanatlarımıza ve adetlerimize sahip çıkmamız lazım. Bu çalışmalardan da pek çok insanımız yararlanacaktır ki bundan yüzde yüz eminim. Tabi sayın hocamız bizlere tanıtım yaptı. Kendilerine teşekkür ediyoruz" diye konuştu.
Şabancı Olgunlaşma Enstitüsü Müdürü Yusuf Gürlek, "Öncelikle herkese teşekkür ediyorum, kendi evime gelmişiz gibi karşılandım. Böyle misafirperverliğinin olacağını bilseydik çok önceden gelirdik. Daha önceden gelemediğimiz için de sizlerden özür diliyoruz. Bizim bir düsturumuz vardır; anavatan, yavru vatan veya tüm kardeşlerimizle birlikte yaşamamız gerekiyor. Bu bağlamda bizim bildiğimiz şeyleri buralara aktarmak, buralardakilerini oralara götürmek için gecikmiş bir ziyarette bulunduk. Bu bağlamda bizim arkadaşlar burada birkaç gün eğitim verecekler." dedi.
Verilecek eğitim ve yapılacak çalışmaların topluma faydalı olacağını ifade eden Gürlek sözlerini, "Sonuçta buradaki insanların mutluluğu ve huzuru bize de huzur ve mutluluk olarak geri dönecektir. Bizlere burada kolaylık sağlanyan konsolosumuza, eşlerine ve başkanlarımıza teşekkür ediyoruz" diyerek tamamladı.
"BİR DAHA BÖYLE ACILAR YAŞAMAYALIM, GENCECİK İNSANLARIMIZI TOPRAÄžA VERMEYELİM"
Türkiye'nin Gümülcine Başkonsolosu Ali Rıza Akıncı konuşmasına, "Sözlerime iki gün önce İstanbul'da menfur bir terör saldırısında kaybettiğimiz vatandaşlarımızı, emniyet mensuplarımızı rahmetle anarak başlamak istiyorum. Malesef zor bir coğrafyada ve zor bir zaman diliminde yaşıyoruz. Ülkemizin üzerinde bazı kirli hesaplar yapılıyor. Ancak Türk milletinin ne kadar dirayetli, güçlü olduğunu göstermek için de bu zorluklar aynı zamanda bir vesiledir. Ümit ediyorum ki bu son olsun. Bir daha böyle acılar yaşamayalım, gencecik insanlarımızı toprağa vermeyelim." diyerek başladı.
"ATALARIMIZIN GÜNLÜK HAYATLARINI NE BÜYÜK BİR SANAT VE DERİNLİKLE DOLDURMUŞ OLDUKLARINI GÖRÜYORUZ"
"Bugün sanat ve zerafet dolu bir vesileyle bir araya geldik. Sabancı Olgunlaşma Enstitüsü'nün ne kadar çok birikimi olduğunu birlikte görmüş olduk." diyen Başkonsolos Akıncı sözlerine şöyle devam etti: "Kendileri sağolsunlar bu birikimi bizimle paylaşmak için, Batı Trakyalı soydaşlarıyla paylaşmak için buradalar. Bu vesileyle tarihimizin , atalarımızın günlük hayatlarını ne büyük bir sanatla ve derin bir estetikle doldurmuş olduklarını görmüş oluyoruz. Bunlar müzede sergilenmek için yapılmamış, günlük hayatın bir parçasıydı. Biz, tabii ki endüstrileşme çağı sonrası insanlar olarak, topluluklar olarak, herkes için aynı ölçüde biçilmiş, standartlaştırılmış ve bu şekilde de bayağılaştırılmış tüketim ürünlerine fazlasıyla alıştık. Böylesine incelik dolu ürünlerle karşılaştığımızda dokunmaya bile kıyamıyoruz. Ama, bunlar bir zamanlar hayatın her köşesindeydi."
Son olarak Başkonsolos Akıncı, "Hatırlamak çok önemli. Hatırladıkça kendimizi hatırlamak; nereden geldiğimizi düşünmek ve bunları da canlandırmak, ihya etmek ve hayatımızın birer parçası kılmak ki bu da çok önemli. Ümit ediyorum ve öyle olacağına da inanıyorum ki Batı Trakya'daki hanımların son derece becerikli, son derece zarif nakışla, sanatla günlük hayatına çok önemli boyutlar kazandıracaktır. Emeği geçen herkese teşekkür etmek istiyorum. Sabancı Olgunlaşma Enstitüsü'ne buraya kadar teşrif buyurdukları ve canlılıkla bu işi sahiplendikleri için de ayrıca teşekkür ederiz." dedi.
BİHLİMDER Kültür Merkezi'nde yapılan sergiye katılanlar çalışmaları yakından incelediler. Sergi, 16 Aralık Cuma gününe kadar açık kaldı. Sergi boyunca, Sabancı Olgunlaşma Enstitüsü eğitmenlerinden nakış öğretmeni Meral Döngel ile el sanatları öğretmeni Naciye Aksakaloğlu tarafından eğitim verildi.