Batı Trakya Türk Öğretmenler Birliği Başkanı Aydın Ahmet'in eğitim yılı sonu mesajı şöyle:

"Sevgili öğrenciler,

Bir eğitim ve öğretim yılını daha geride bırakıyoruz. Dönem sonu alacağınız karneler sadece bir durum tespiti içindir. Durumunuzu değerlendirip size bir gelecek planı yapmanıza yardımcı olur. Sizler bir yıl boyunca çok çalışarak bilgi ve birikiminizi arttırmak için büyük çaba harcadınız. Doğal olarak yoruldunuz. Dinlenmek ve güzel bir tatil geçirmek en tabii hakkınız. Yalnız tatiller zamanı boşa harcama dönemi olmadığı gibi, öğrenmek de okulla sınırlı değildir. Sizler birer azınlık çocuğu ve genci olmanın bilinci ile hareket etmek durumundasınız. Siz bizim geleceğimizsiniz. Türk Kültürü'nün devam etmesi ve azınlığımızın daha aydınlık yarınlara umutla bakabilmesi, sizin kendinizi geliştirmek için yapacağınız çalışmalara ve çabalara bağlıdır.Kendinizi geliştirmeli ve bilgi dağarcığınızı zenginleştirmelisiniz. Bunun için olabildiğince oyunlarınızın yanı sıra bol bol sevdiğiniz ve okurken çok keyif aldığınız kitaplar okumalısınız. Hem ana diliniz Türkçeyi geliştirmenin hem de bilginizi artırmanın en güzel yolu kitaplarla arkadaş olmaktır. Ana dilinizin sizler için çok kıymetli bir hazine olduğunu asla unutmayınız. Benliğinizi ve kimliğinizi oluşturan ana diliniz size hem sonsuz bir özgüven kazandıracak hem de öğreneceğiniz ikinci bir dilin kapılarını aralayacak.Kitaplara erişmenin en kolay yöntemlerinden biri de kütüphanelerdir. Kütüphanelere gitmeyi, oralardan ödünç kitaplar almayı, okunan kitaplardan bir başka arkadaşınızın da yararlanması için, kitapları zamanında iade etmeyi kendinizde bir alışkanlık haline getirmelisiniz. Son zamanlarda çok yaygınlaşan ve özellikle çocukların erişimi çok kolaylaştırılmış dijital oyunlardan mümkün olduğunca uzak durmaya çalışın. Bu oyunlar sizi hem sosyalleşmeden alıkoyar hem de çok kıymetli olan zamanı boşa harcamanızı sağlar. Oyunlarınız bile arkadaşlarınızla olmalı ve içinde hareket barındırmalı. Size hoşça zamanlar geçireceğiniz güzel bir tatil diliyorum.

Değerli Meslektaşlarım,

Sizler de öğrencilerimizle birlikte bir eğitim ve öğretim yılını geride bıraktınız. Sabır, sebat, sevgi ve şefkat içinde çocuklarımızın eğitimi için göstermiş olduğunuz çabalarınızı takdirle karşılıyor ve sizlere teşekkür ediyoruz. Öğretmenin öğrenciliği son nefese kadar bitmez gerçeği ile hareket ederek, tatilin sizler için yeni öğretim metotlarını öğrenmek adına bir fırsat olacağını düşünüyorum.Azınlık eğitiminin çağdaşlaşması, kültürümüzün zenginleşmesi, Türk Dili'nin gelişmesi ve azınlık çocuklarının ifade gücünün artması sizlerin elindedir. Amacınızın çocuklarımıza verilen eğitim seviyesini ve kalitesini yükseltmek, tarihimize, kültürümüze, milli ve manevi değerlerimize bağlı, bilgili çağdaş kuşaklar yetiştirmek olduğuna gönülden inanıyorum. Bu amaç doğrultusunda çok çalışarak geride bıraktığınız bir öğretim yılının sonunda sizlere, ailenizle birlikte sağlık içinde iyi bir tatil geçirmenizi diliyorum.

Kıymetli Veliler,

Sizler de çocuklarınızla birlikte eğitim ve öğretim yılı boyunca büyük emek verdiniz. Onların sevinci ile sevindiniz, üzüntüleriyle üzüldünüz. Sizlerin desteğiniz çocuklarımızın eğitiminde çok önemli ve çok etkilidir. Onların okulu ve öğretmeni kabullenip sevmesi sizlerin desteği ile mümkündür. Yine aynı desteği çocuklarımızın kitabı ve okumayı sevmeleri için esirgemeyeceğinize kalben inanıyorum. Sizlerden en büyük isteğimiz Azınlık eğitiminin ve azınlığımızın bekası için çocuklarınızı muhakkak ama muhakkak azınlık okullarına göndermenizdir. Okullarımızın sahibi siz veliler olduğunuzu ve aranızdan seçeceğiniz encümenler vasıtasıyla okullarımızı ve okullarımızdaki eğitim kalitesini kontrol hakkına sahip olduğunuzu hiçbir zaman unutmamalısınız. Encümenler seçimi bu bakımdan hayati önem taşımaktadır. Önümüzdeki aylarda olması muhtemel Encümen Heyetleri seçimine büyük önem göstermeli ve bu konuyu azınlık mensupları olarak hep birlikte çok ciddiye almalıyız. Son yıllarda çocuk azlığı bahane edilerek, azınlığın antlaşmalardan doğan eğitim hakları dikkate alınmadan ve azınlık mensuplarına hiç danışılmadan okullarımız bir bir kapatıldı. Buna dur demek adına bilinçli hareket etmek mecburiyetindeyiz. Okullardaki eğitim kalitesini bahane ederek, çocuklarını azınlık okullarına göndermeyen veliler, çevrelerindeki gördükleri tüm tahsilli yetişmiş insanların azınlık okullarından mezun olduklarını unutmamalıdırlar. Ki bizler azınlık okullarına gittiğimiz yıllarda teknoloji bu kadar gelişmiş ve çeşitli eğitim imkânları bu kadar yaygın değildi. Buna rağmen azınlık okulları bizlere inanılmaz bir bilinç kattı ve azınlığa duyulan aidiyeti geliştirdi. Çocuğumuzun öğretim eksikliğinin her daim telafisi mümkün olmakla beraber kaybolan benliğini geri kazanmanın yolu çok meşakkatlidir. Birincil amacımız tarihimize, kültürümüze, milli ve manevi değerlerimize bağlı nesiller yetiştirmek olduğunu, bunun da ancak azınlık okullarıyla mümkün olacağının altını bir kez daha çizmek istiyorum. Bu hususta iyi düşünmek ve doğru kararlarvermek durumundayız. Çünkü bu vereceğimiz kararın çocuğumuzun tüm yaşamını etkileyeceğini hesap etmeliyiz. Bu duygu ve düşüncelerle siz velilere de çocuklarınızla birlikte güzel ve hoşça zamanlar geçirmenizi dilerim."