Kocias konuşmasında azınlığı üç etnik kimliğe böldü. Eski dışişleri bakanının, “Roman ve Pomakların yabancı güçler tarafından baskı görmesine izin veremeyiz” ifadesi dikkat çekti.
Pratto hareketi Rodop temsilciliği tarafından düzenlenen konferans, 7 Kasım Çarşamba günü Gümülcine’deki eski REX sinemasında gerçekleştirildi.

Kocias, Gümülcine’deki konuşmasında ülke gündemini ilgilendiren konuların yanı sıra azınlığı ve Türkiye’yi ilgilendiren konulara da değindi.

“Kendini Türk kökenli olarak görmek isteyenler bu hakka sahiptir. Ancak Roman ve Pomaklar azınlıkta çoğunlukta ve onların yabancı güçler tarafından baskı görmelerine izin veremeyiz” diye konuşan Kocias, azınlık nüfusunun zaman içinde arttığını söyledi.

“MÜSLÜMAN AZINLIK ARTTI, RUM AZINLIK AZALDI”

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın gözünün sürekli bir şekilde Trakya’nın üzerinde olduğunu söyleyen Kocias, “Her zaman sayın Erdoğan’a şunu söyledim. Biz Müslüman olmayan Yunanlılar olarak Müslüman azınlığı sevdiğimizi söyledim. Yunanistan hükümetleri Müslümanlara davranması gerektiği gibi davranmamasına ve azınlığın geçmişte zor dönemlerden geçmesine rağmen nüfusu arttı ve 60 – 70 binden 140 bine ulaştı. Bunun aksine Türkiye’deki Rumlar yarım milyondan bugün 2 bin 500 kişi kaldı. Türkiye bu konuda öz eleştiri yapmalı ve oradaki soydaşlarımıza neler yaptığını düşünmelidir.” dedi.

Eski Dışişleri Bakanı, “Azınlıkta Türk kökenli olarak hissetmek isteyen bu hakka sahiptir. Ancak Müslüman hemşehrilerimizin çoğunluğu Roman ve Pomaklardan oluşuyor. Siyasi olarak Roman ve Pomakların yabancı güçler tarafından baskı görmelerine izin veremeyiz. Onların eğitimlerinin ve kabiliyetlerinin geliştirilmesine yardım edeceğiz.” diye konuştu.

“TÜRKİYE BÜYÜK BİR ÜLKE ANCAK ÇELİŞKİLER İÇİNDE OLAN BİR ÜLKE”

Türkiye’nin önemli ve büyük bir ülke olduğunu söyleyen Kocias, aynı zamanda büyük çelişkiler ve çatışmalar içeren bir ülke olduğunu savundu. Türkiyenin dini, etnik ve ekonomik anlamda çelişkileri olan bir ülke olduğunu dile getiren Kocias, “Hala İstanbul ve İzmir ile doğu arasında büyük ekonomik farklar ve çelişkiler var. Hala bir feodal yapı var. 2016 darbe girişimi kınanması gereken bir şey. Tüm askeri diktatörlükler aynı. Türkiye’deki darbe girişimi ülkenin siyasi kadrosunda bir paradoksun oluşmasına neden oldu. Bir taraftan çok güçlü ve çevredeki başka ülkeleri ve ulusları etkileyebilecek güçte olduklarını hissediyorlar. Öte yandan derin bir korku duygusu oluştu, çünkü beklemedikleri bir darbe girişimiyle karşı karşıya kaldılar. Türkiye, barışçıl görünenlerin bir acizlik içinde olduğunu düşünüyor. Yunanistan barışçıl bir politika izliyor. Yabancı ülkeleri işgal etmek istemiyoruz. Kalkınma ve halklar arasında dostluk istiyoruz. Türk halkının büyük bir bölümü Yunanistan’ı seviyor. İzmir’e gittik ve yeni konsolosluk binamızı açtık. Orada Yunanistan için gördüğüm sevgiyi anlatamam. Gerçekten Yunanistan’ı seviyorlar. Birileri kendi çelişkileri içinde bize baskı yapmak istiyor. Buna karşılık vermemeliyiz diye düşünüyorum.” dedi.
İyon Denizi’nde karasularını 12 mile çıkarma kararını da savunan Kocias, “Bunu İyon Denizi’nde yapmamamız, Ege’de Türkiye’nin karşı çıkışlarını kabul ediyoruz anlamına geliyordu. Zaten aşamalı olarak karasularımızın 12 mile çıkartılması söz konusu. Ben edilgen bir tavır içinde olmayı doğru bulmuyorum. Yıllarca edilgen bir tavır benimsendi. Bu bana göre yanlıştı.” ifadelerini kullandı.

“PRESPES ANLAŞMASINI SAVUNDU”

Konuşmasında Makedonya (FYROM) ile yapılan Prespes Anlaşması’nı da savunan Kocias, söz konusu anlaşmayla komşu ülkedeki halkın Slav olduğunu, eski Yunan medeniyetiyle ilgisinin olmadığını ve dillerinin de Slavca olduğunu kabul ettirdiklerini öne sürdü.

“VATANSEVER SOLCU BİR İTTİFAKTAN YANAYIZ”

Vatansever solcu bir ittifak taraftarı olduklarını vurgulayan Kocias, bu siyasi gücün ortanın solundan başlayarak, sol ve SİRİZA’ya kadar ulaşabileceğini söyledi.