Anasayfa

03-11-2017
Çavuşoğlu: "Azınlıkların acılarını dindirmek görevimiz"
Atina'da basın mensuplarıyla biraraya gelen Türkiye Başbakan Yardımcısı Hakan Çavuşoğlu: "52 yıldan sonra ilk kez bir cumhurbaşkanı Yunanistan’ı ziyaret edecek. Bu, başlı başına bir anlam ifade ediyor." "Biz artık meselelerimizi kapalı kapılar ardında birbirimizin ardından konuşmuyoruz. İlk ağızdan oturup konuşabilecek seviyedeyiz. Acı çeken, ağrı hisseden iki kesim var; İstanbul’daki ve Batı Trakya’daki azınlıklar. Bizim bu acıları dindirmek gibi bir görevimiz var."
3 Kasım 2017 Cuma

Türkiye Başbakan Yardımcısı Hakan Çavuşoğlu, Atina ziyareti kapsamındaki resmi temaslarının ardından gazetecilerle bir araya geldi.

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ziyaretinin aralık ayı başında planlandığını kaydeden Çavuşoğlu, "52 yıldan sonra ilk kez bir cumhurbaşkanı Yunanistan’ı ziyaret edecek. Bu, başlı başına bir anlam ifade ediyor. İki ülke arasındaki ekonomi, turizm, enerji gibi alanlarda atılacak son derece bakir bir alan var. Bu noktalarda atılacak adımlar söz konusu olabilir." değerlendirmesinde bulundu.

Çavuşoğlu, iki ülke arasında artan üst düzey temasların iş birliğinin ilerlemesi için önemli olduğunu vurgulayarak, "Sayın Cumhurbaşkanımızın ziyareti bir süredir devam eden bu ikili temasların tamamlayıcısı olacak." diye konuştu.

ATİNA'YA YUNUS EMRE ENSTİTÜSÜ

İstanbul doğumlu olan Eğitim, Araştırma ve Din İşleri Bakanı Kostas Gavroglu ile bir araya geldiğini anımsatan Çavuşoğlu şöyle devam etti:

"İyi bir görüşme oldu. Çünkü, her iki ülkede yaşayan azınlıkları ilgilendiren konuların görev kapsamlarına girdiği bakanlar olarak bir araya geldik. Gavroglu ile görüşmemizde ifade etmek gerekirse ikimiz de ne kadar yükümüz varsa masanın ortasına koyduk. Benim Batı Trakya Müslüman-Türk azınlığının mensubu olmam, Gavroglu’nun da İstanbullu Rum azınlık mensubu olması, azınlıkların beklentileri ve taleplerine ilişkin uzun süredir devam eden ve kronik hale gelen sorunların çözümü için bir fırsat olduğunu düşünüyorum. Eğer biz çözemezsek, biz inisiyatif almazsak bunu kalbinin en derininde hisseden insanlar olarak yapmazsak, bize bu görevi verenlere ve içinden çıktığımız topluluklara haksızlık olur."

Çavuşoğlu, "Biz artık meselelerimizi kapalı kapılar ardında birbirimizin ardından konuşmuyoruz. İlk ağızdan oturup konuşabilecek seviyedeyiz. Acı çeken, ağrı hisseden iki kesim var; İstanbul’daki ve Batı Trakya’daki azınlıklar. Bizim bu acıları dindirmek gibi bir görevimiz var. Bunu yaparken de keser gibi ’Hep bana, hep bana’ değil, testere gibi ’Bir sana bir bana’ denmesini istiyoruz." dedi.

Türkiye İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı (TİKA), Vakıflar Genel Müdürlüğü, Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı (YTB) gibi kendisine bağlı kurumları "hayır kurumları" olarak niteleyen Çavuşoğlu, "Ben istiyorum ki bu süreçte TİKA burada bir varlık göstersin. Gerekirse bir kiliseyi restore etsin, gerekirse bir köprüyü restore etsin. Bu iş birliğini arttıralım." şeklinde konuştu.

Çavuşoğlu, Yunanistan’da Türkçe öğrenmek isteyen insanlar olduğuna dikkati çekerek, "Türkiye’den öğretmen gelsin değil de ’Bizim öğretmenlerimiz öğretsin’ diyorlar. Bizim Yunus Emre Enstitümüz var. Bir temsilcilik açar, öğrenmek isteyen herkese Türkçe öğretebiliriz. Yunus Emre Enstitüsü'nün işi sadece Türkçe öğretmek. Atina bize ’Burada açın’ derse, biz herkese Türkçe eğitimi veririz." diye konuştu.

İstanbullu Rumların Evrensel Federasyonu yetkilileriyle yaptığı görüşmeye de değinen Çavuşoğlu, "Yardımcı olabileceğimiz somut bir talepte bulundular. ’Atina’da bir huzurevinde kalan, hali vakti yerinde olmayan yaklaşık 50 yaşlı için bir Türkiye seyahati istiyoruz’ dediler. Biz de ’Tamam’ dedik." ifadesini kullandı.

"KAZAN - KAZAN PRENSİBİYLE ÇOK ÖNEMLİ MESAFELER KATEDİLECEÄžİNE İNANIYORUM"

Selanik’te şubat ayında düzenlenmesi planlanan 5. Yüksek Düzeyli İş Birliği Konseyi toplantısında İzmir-Selanik arasında yolcu ve yük taşımacılığına ilişkin feribot seferleri, İstanbul-Selanik arasında hızlı tren ve İpsala Sınır Kapısı’na ikinci köprü gibi somut hedeflerin bulunduğunu aktaran Çavuşoğlu, "Bu coğrafi havzada yaşayan her iki topluluğun esasen güçlü bir iş birliğine dayanarak kazan-kazan prensibiyle çok önemli mesafeler katedeceğine inanıyorum. Hem Yunanistan’ın potansiyeli hem Türkiye’nin potansiyeli birbirine karşılık geliyor. Birbirinin diğerinin eksikliğini giderecek bir mahiyet arz ediyor." dedi.

Çavuşoğlu, Yunanistan’ın "ekonomik kaos" döneminden geçtiğini anlatarak sözlerine şöyle devam etti:

"Türkiye’de aslında 2001 yılında çok büyük bir kriz atlattı. İktidara geldiğimizde hazinemiz para dolu değildi. Tabiri caizse bizim kasalarımızda da fareler geziyordu. Ama uygulamış olduğumuz para politikalarıyla beraber ekonomimiz dört kat büyüdü ve iktidarımızdan bu yana dünyanın en çok büyüyen üç ülkesi arasında olmayı başardık. Bu sene de böyle olacak. Dolayısıyla Yunanistan’la tecrübe paylaşımlarımız olabilir."

Haberler


Kadına yönelik şiddet, toplumun her ekonomik grubu ve eğitim seviyesinden ferdini etkiliyor

GAT’tan kadına yönelik şiddet için farkındalık videoları

Mustafaoğlu: ‘Eşitlikçi bir dünya için kadınlarımızı ve çocuklarımızı koruyalım’

Şapçı Konferans Merkezi bakıma alınıyor

SİRİZA seçimlerinde İskeçe’de Famellos bir oy farkla birinci

BTAYTD Kadınlar Kolu’ndan Demircikte etkinlik

Kasselakis partisinin adını açıkladı

Rodop’ta SİRİZA üyeleri Sokratis Famellos’u tercih etti

Bulgaristan, Şengen Bölgesi’ne tam katılıma hazırlanıyor

Yassıköy Belediyesi kanal ve hendekleri temizliyor

Milletvekili Ferhat’tan yurt dışı emeklileri için soru önergesi

Batı Trakya’da Öğretmenler Günü kutlaması