Yunanistan İstatistik Kurumu’nun (ELSTAT) kişi başına düşen milli gelir oranının basında yer almasından sonra DEB Partisi konuyla ilgili olarak açıklama yayınladı. Batı Trakya bölgesini ve 150 bin kişilik Batı Trakya Türk Azınlığı’nı ilgilendiren acı bir gerçeğin İstatistik Kurumu tarafından dile getirildiğini dile getiren DEB Partisi, “Sözkonusu kurumun açıkladığı verilere göre; ülkemiz Yunanistan’da kişi başına en düşük milli gelir oranına sahip iller Rodop ve İskeçe. Bir diğer deyişle Batı Trakya Türklerinin yoğun olarak yaşadığı Batı Trakya bölgesi Yunanistan’ın en yoksul bölgesi olmaya devam ediyor. Avrupa Birliği içinden en geri kalmış bölgenin Batı Trakya olduğu gerçeği bir kez daha ülkenin istatistik kurumu tarafından teyid edilmiş oldu.” ifadelerine yer verdi.

DEB Partisi’nin açıklaması şöyle: “Batı Trakya bölgesini ve 150 bin kişilik Batı Trakya Müslüman Türk Azınlığı’nı çok yakından ilgilendiren acı bir gerçek, geçtiğimiz günlerde Yunanistan İstatistik Kurumu (ELSTAT) tarafından açıklandı.
Sözkonusu kurumun açıkladığı verilere göre; ülkemiz Yunanistan’da kişi başına en düşük milli gelir oranına sahip iller Rodop ve İskeçe. Bir diğer deyişle Batı Trakya Türklerinin yoğun olarak yaşadığı Batı Trakya bölgesi Yunanistan’ın en yoksul bölgesi olmaya devam ediyor. Avrupa Birliği içinden en geri kalmış bölgenin Batı Trakya olduğu gerçeği bir kez daha ülkenin istatistik kurumu tarafından teyid edilmiş oldu.

Şurası şüphe götürmez bir gerçektir ki; geçmişte uygulanan ve günümüzde de kalıntılarını yaşadığımız Batı Trakya Müslüman Türk Toplumu’na yönelik ekonomik baskı ve ayrımcılıkların bu verilerin şekillenmesinde çok büyük rolü ve payı vardır. Bir diğer acı gerçek ise; Batı Trakya Türk Azınlığı mensuplarının kişi başına milli gelir sıralamasında son sırada yer aldığıdır. Azınlığa uygulanan baskı ve ayrımcılık, sadece Batı Trakya Türkünün değil, tüm bölgenin ekonomik açıdan geri kalmasına neden olmuştur.”

“İŞSİZLİK DE REKOR DÜZEYDE, GENÇLERİMİZ BÖLGEDEN GÖÇ ETMEK ZORUNDA KALIYOR”

Batı Trakya bölgesinde ve özellikle de azınlık gençleri arasındaki işsizlik oranlarının rekor düzeyde olduğunu belirtilen DEB Partisi’nin açıklamasında, gençlerin bölgeden göç etmek zorunda kaldığı vurgulandı.

DEB Partisi tarafından yayınlanan açıklama şöyle devam etti:

“Batı Trakya Türk Azınlığı’na karşı yıllarca sürdürülen antidemokratik baskı ve ayrımcılık politikalarının doğurduğu bir diğer olumsuz sonuç da bölgedeki ve özellikle de azınlık mensupları arasındaki işsizlik oranıdır. En düşük milli gelir oranına sahip olan Rodop ve İskeçe illerinin yanısıra Evros ilindeki azınlık insanının yoğun olarak yaşadığı bölgelerde korkunç boyutlara ulaşmış olan işsizlik ve düşük gelir düzeyi, köylerimizin boşalmasına ve çok büyük bir göçün yaşanmasına neden olmaktadır. Gençlerimiz iş ve aş için köylerini terk etmek zorunda kalmaktadır.”

“HÜKÜMETİN DERHAL EYLEM PLANINI HAYATA GEÇİRMESİ ELZEMDİR”

Azınlık aleyhine olan ekonomik uçurumun ortadan kalkması için geçmiş hükümetlerin en ufak bir çalışma içine girmediği belirtiren açıklamada, azınlığın ekonomik durumunun düzeltilmesi için ciddi ve kapsamlı bir uygulamanın hayata geçirilmesi talep edildi.

Bölgenin ve azınlığın ekonomik geri kalmışlığıyla ilgili olarak DEB Partisi’nden yapılan yazılı açıklama şöyle tamamlandı: “Bugüne kadar görev yapan hükümetler, 1990’ların başlarında ilan edilen “Yasalar Önünde Eşitlik” politikasının uygulandığı dönemlerde dahi azınlık aleyhine olan ekonomik uçurumun ortadan kalkması için en ufak bir çalışma içine girmemiştir. Azınlığın ekonomik durumunun düzelmesi için ciddi ve kapsamlı bir uygulama hayata geçirilmemiştir. İşte bu ilgisizliğin ve ekonomik alanda ayrımcılığın sonucu ortadadır.

DEB Partisi olarak yıllardır antidemokratik haksızlıklara, baskı ve ayrımcılığa maruz kalan Batı Trakya Müslüman Türk Azınlığı’nın ekonomik açıdan üçüncü dünya ülkelerinin şartlarından kurtarılması ve azınlığımızın ülkemiz Yunanistan’ın en yoksul toplum kesimi olmasına bir son verilmesi amacıyla hükümetin derhal bir eylem planını hayata geçirmesinin elzem olduğunu ifade etmek isteriz. Yıllardır büyük haksızlıklara maruz kalan ve diğer toplum kesimleriyle arasında büyük uçurum oluşan Azınlık toplumunun ekonomik şartlarının düzeltilmesi ivedilikle önlem alınmasını beklediğimizi belirtiriz. Bugün bügüne kadar yapılmamasının ve istatistik kurumu tarafından bir kez daha teyid edilmiş olması bir utanç vesilesidir.”