16-02-2018
Samaras: "Çipras, ’Maduro’ rejimini dayatamayacak"
Eski Başbakan Andonis Samaras, ülkede kısa süre önce patlak veren "Novartis" skandalına adını haksız yere karıştırdığı gerekçesiyle Başbakan Aleksis Çipras hakkında iftira davası açtı.
Samaras, Arios Pagos (Yargıtay) açtığı davayla ilgili yaptığı yazılı açıklamada, "Kendisine karşı Çipras sorumluluğu altında sefil bir entrika düzenlendiğini" ileri sürerek Novartis skandalıyla ilgili hakkındaki iddiaların dayanaksız olduğunu savundu. Hükümetin ülkenin zorluklarla karşılaştığı bir dönemde halkı bölerek rakiplerini yalanlarla lekelemeye çalıştığı değerlendirmesinde bulunan Samaras, "Yalan söyleyenlerin oyununu oynamamanın tek yolu, bunları sandalyeye oturtup entrikalarını açığa çıkarmaktır. Sayın Çipras, ülkeye 'Maduro' rejimini dayatamayacak." ifadelerini kullandı. Ana muhalefetteki Yeni Demokrasi Partisinin eski başkanı Samaras, 1990’da dışişleri bakanı ve 2012'de de başbakanlık görevinde bulunmuştu.
"NOVARTİS ÜLKENİN İFLASINA KATKI YAPTI"
Bu arada başkent Atina'da Novartis skandalıyla ilgili tartışmalar sürerken Sağlık Bakanı Vekili Pavlos Polakis, Novartis olayının, ülkenin mali krize sürüklenmesine yol açan en büyük nedenlerden biri olduğunu söyledi. 1991-2010 yılları arasında ilaç satın alımında yüksek fatura gösterilerek 85 milyar euro kara para kazanıldığını belirten Polakis, bu şekildeki haksız kazancın krizin patlak vermesinden sonraki 2010-2015 yılları arasındaki iktidarlar döneminde de devam ettiğini bildirdi. Polakis, "Novartis skandalı, buz dağının tepesi olarak, diğer birçok nedeninin yanında ülkenin iflasına katkı yaptı." ifadelerini kullandı.
"NOVARTİS SKANDALI"
Kısa süre önce patlak veren ve 50 milyon euroluk rüşvet iddialarını içeren "Novartis skandalı"nda eski Başbakan Andonis Samaras, eski Maliye Bakanı ve şimdiki Merkez Bankası Başkanı Yannis Stournaras ve eski Sağlık Bakanı ve Avrupa Komisyonunun Göç, İçişleri ve Vatandaşlıktan Sorumlu üyesi Dimitris Avramopulos da dahil iki eski başbakan ile sekiz eski bakanın isimleri geçiyor. Meclise sunulan dava dosyasına göre, 2006-2015 yılları arasında, merkezi İsviçre’de bulunan Novartis ilaç firmasının, politikacılara, üst düzey bürokratlara ve doktorlara ilaç fiyatlarını şişirmek ve devlet hastanelerine satışları artırmak için rüşvet verdiği iddia ediliyor. Söz konusu rüşvet bedelinin 50 milyon euroya ulaştığı öne sürülüyor. Hükümet yetkilileri, olayı "Yunan devleti tarihindeki en büyük yolsuzluk skandalı" olarak nitelendirirken yolsuzluğa karıştığı iddia edilen isimler, haklarındaki suçlamaları reddederek hükümeti hukuki bir süreci siyasileştirmekle suçluyor. Hakkında benzer iddialarla birçok ülkede soruşturma yürütülen Novartis firması tarafından yapılan yazılı açıklamada ise Yunanistan’daki faaliyetlerine yönelik basında yer alan iddiaların takip edildiği, henüz şirket hakkında bir suç duyurusunun bulunmadığı kaydedildi.