14-10-2015
BTTADK: "İnsanların geçmişine hakaret etmeye vekillerin hakkı yok"
Batı Traya Türk Azınlığı Danışma Kurulu, (BTTADK) Rodop ili SİRİZA milletvekilleri Mustafa Mustafa ile Ayhan Karayusuf'un, Gümülcine'de düzenlenen 'Küçük Asya Yunanlıları Soykırımı Anma Töreni'ne katılmalarıyla ilgili olarak bir yazılı açıklama yayımladı.
"Sayın Vekillerin Türk tarihini derinden inceleyerek, hiçbir dönemde milletimizi mahçup edecek bir sayfa olmadığını görmelerini arzu ederiz" ifadelerine yer verilen açıklamada; insanların geçmişine hakaret etmeye kimsenin, özellikle de kendi oylarıyla seçilmiş vekillerin hakkı olmadığının altını çizildi.
BTTADK'nun 13 Ekim 2015 tarihli yazılı açıklaması şöyle:
Batı Trakya Müslüman Türk Azınlığı Danışma Kurulu olarak 20 Eylül 2015 tarihinde yapılan erken genel milletvekili seçimlerinde azınlığın gösterdiği birlik beraberlik ve 4 milletvekili seçmek gibi başarıyı takdirle karşılamaktadır. Ancak ardından gelişen olaylar azınlığı ve dolayısıyla Danışma Kurulunu üzmüş ve tedirgin etmiştir.
Hiçbir kimsenin tarihi geriye doğru yeniden inşa ederek, geçmişin tecrübelerinden ve acıları üzerinden siyaset yapmaya hakkı olmadığını kamuoyuna duyururuz. 93 Harbi, Balkan Savaşları ve Birinci Dünya Savaşı'nın gerçek mağduru olan Türk milletinin nasıl bir tertiple karşı karşıya olduğu konusunda uyanık olması gerektiğini vurgularız.
Sayın Vekillerin Türk tarihini derinden inceleyerek, hiçbir dönemde milletimizi mahçup edecek bir sayfa olmadığını görmelerini arzu ederiz. Özellikle de, Türk milletinin tarih boyunca nasıl mazlumların sığınağı olduğunu, sözkonusu törendeki ithamlara konu olan İstiklal Savaşı'nın, Afrika'da ve Asya'daki ezilmiş milletlerin anti-emperyalist mücadelesine nasıl ilham kaynağı teşkil ettiğini bilmelerini isteriz. Bu şuur kendilerinin ideolojik formasyonlarına da uygun düşecek bir gurur kaynağı olacaktır.
Son seçimde, Batı Trakya Müslüman Türk Azınlığı'nın Rodop'taki üç vekilliğin tümünü almasının bir kusur olmadığını, seçim sisteminden kaynaklanan nedenlerin bu toplumun kurgusu olmadığını görmelerini ve ortada telafi edilmesi gereken bir hata varmış psikolojisine kapılmamalarını tavsiye ederiz.
Hangi seçimde kime, nereden kaç oy çıkmış olursa olsun, Batı Trakya Müslüman Türk Azınlığı'nın bir parçası oldukları için bugün Meclis'te bulunduklarını daima akılda tutmalarının gereğine inanıyoruz. Bugün bu toplum, diri ve zinde olmasaydı, hiçbir siyasi hareketin tek tek bireyleri önemsemeyeceğini hatırlatmak isteriz. Tüm Azınlık mensuplarının ancak birlik ve tek nefes hareket etmesi durumunda haklarını koruyacaklarını dikkatlere getirmek isteriz.
Dünyanın en barışçı ve medeni azınlığı olan Batı Trakya Müslüman Türk Azınlığı'nın, tek talebinin, Lozan Anlaşması, uluslararası hukuk ve insanlığın ulaştığı medeniyet seviyesinden kaynaklanan haklarını aramak olduğunu, tek derdi insanca yaşamak ve evladını kendi kimliği ve maneviyatı doğrultusunda yetiştirmek olan bu topluma hepimizin borçlu olduğunu sayın Vekillerin de unutmamasını temenni ederiz. Tarlasında bahçesinde rızkını temin etmek için gece gündüz ter döken bu insanların geçmişine hakaret etmeye kimsenin, özellikle de kendi oylarıyla seçilmiş vekillerin hakkı olmadığının altını çizeriz.
Kendi toprağında neredeyse yarı köle hale gelen, iş bulmak için Avrupa'nın yollarına düşen, kimlik ve kültür hakları her geçen gün gaspedilen Batı Trakya Müslüman Türk Azınlığına hizmet etmek için, hangi ideolojik kanada mensup olursa olsun tüm soydaşların yeterince makul gerekçesi ve zorunluluğu olduğunu, bilhassa sol/evrensel düşüncenin yükümlülükleri bulunduğunu, SYRIZA'nın da iktidara gelmeden önce dile getirdiği vaatlerin bu çizgide olduğunu Sayın Vekillere hatırlatır, partilerinin seçimden önce oy almak için vaadettiği hususların takipçisi olmalarını öneririz.
Batı Trakya Türk Toplumu'na saygıyla duyurulur.