Stilyanidis, “militaire.gr” internet sitesine yaptığı açıklamalarda, ABTTF’nin Yunanistan merkezli bir kuruluş olması halinde Yunanistan Anayasası ve yasalarıyla çatışma halinde olacağını iddia etti.

Stilyanidis’in söz konusu açıklamaları, Avrupa Batı Trakya Türk Federasyonu, Batı Trakya Azınlığı Yüksek Tahsilliler Derneği ve Yunan Helsinki Gözlem Evi’nin (GHM) ortak organizasyonuyla gerçekleştirilen ve Batı Trakya Türk azınlık dernekleriyle ilgili AİHM kararlarının Yunanistan tarafından uygulanmamasıyla ilgili çevrimiçi panelden iki gün sonra yapması dikkat çekti.

Militarie.gr internet sitesinde gazeteci Paris Karvunopulos’un sorularını yanıtlayan milletvekili Stilyanidis, ABTTF hakkında suçlayıcı iddialar ortaya attı. Gazeteci Karvunopulos röportajın başında ABTTF tarafından yayınlanan bir açıklama vesilesiyle Rodop milletvekili Evripidis Stilyanidis’in görüşüne başvurduklarını belirterek, “Trakya ile ilgili konular olduğu zaman sizin ve sayın Sguridis’in görüşlerine başvuruyoruz. Siz ve sayın Sguridis Trakya ile ilgili konularda iki önemli temel taşısınız.” diye konuştu.
Konuşmasında, Avrupa Batı Trakya Türk Federasyonu’nun, Almanya merkezli bir dernek olduğunu hatırlatan Stilyanidis, “Bu dernekler bilinçli olarak Almanya merkezli olarak faaliyet gösteriyor. Çünkü böyle bir dernek Yunanistan merkezli olsaydı, dile getirdiği söylem ve yaptığı faaliyetlerle Yunan Anayasası ve kanunlarıyla doğrudan çatışma halinde olacaktı. Bu dernek zaman zaman bağımsız İslam Trakya bayrağını sergilemiş, aynı zamanda Türk milliyetçiliğinin sınırlarını aşan bir söylemle özerk veya yarı özerk bir Trakya’dan söz eden bir dernektir. Türk merkezlerinden finanse edildiği ispat edilmiştir ve birçok kez de bir adım ileri giderek bizden birilerini hedef halinde getirmiştir. Sadece uluslararası hukuka değil, aynı zamanda Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesine ve özellikle azınlık içindeki azınlıkların (örneğin Pomaklar) korunmasıyla ilgili yaptığım açıklamalar nedeniyle benimle de kişisel olarak birçok kez uğraştılar.” ifadelerini kullandı.
Stilyanidis, söz konusu kuruluşların üçüncü ülkelerde faaliyet göstermesinin bilinçli bir tercih olduğunu iddia ederek, “Böylelikle Yunan anayasasını uygulama nedeni olmayan bu ülkelerde söz konusu kuruluşlar, resmi diplomasinin ve tabii ki Yunan vatandaşı olan sakin Müslüman azınlığın söyleyemeyeceği şeyleri söyleyebiliyorlar.” dedi.

Stilyanidis, röportajında Türkiye ile Yunanistan arasındaki ilişkilere de değindi. İki ülke arasında yakınlaşmadan yana olduğunu dile getiren Stilyanidis, bunun her zaman uluslararası hukuka ve deniz hukukuna saygı, iyi komşuluk ilişkileri çerçevesinde olması gerektiğini söyledi.