İskeçe Türk Birliği, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) kararının onuncu yılında bir açıklama yayınladı. 27 Mart 2018 Salı günü yayınlanana açıklamada; “Uluslararası mahkemenin kararının uygulanmasını talep eden bu dava, hukukun üstünlüğü ve adaletin sağlanmasının olduğu kadar, demokratik değerler, insan hakları, temel özgürlükler ile Avrupa hukukuna ve uluslararası sözleşmelere gerçekten saygı gösterilip gösterilmediğinin belirleneceği önemli bir sınav niteliğini taşımaktadır.” ifadeleri kullanıldı.

İskeçe Türk Birliği’nin yayınladığı açıklama şöyle: “Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM), İskeçe Türk Birliği davasıyla ilgili kararın üzerinden on yıl geçti.

Bundan tam on yıl önce, 27 Mart 2008 tarihinde Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, adındaki “Türk” ifadesi nedeniyle Yunanistan mahkemelerince hakkında kapatma kararı verilen ve resmi statüsü elinden alınan İskeçe Türk Birliği’ni haklı bulduğu kararını açıklamıştı.

İskeçe Türk Birliği kararının Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ne aykırı olduğuna hükmeden Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi tarihi bir karara imza atmış ve Batı Trakya Türk Azınlığı’nın çeyrek asır boyunca beklediği kararı açıklamıştı. İskeçe Türk Birliği, 27 Mart 2008’deki AİHM kararının açıklanmasından sonra sözkonusu kararın uygulanması için iç hukuka başvurmuş ve derneğin resmiyetinin iade edilmesi talebiyle dava açmıştı. Ancak, AİHM’nin İskeçe Türk Birliği kararı tam on yıldır uygulanmıyor. Sonuç olarak AİHM tarafından oybirliğiyle alınan ancak uygulanmayan bir uluslararası hukuk kararı var. 35 yıldır devam eden bir hukuk mücadelesi ve 10 yıldır uygulanmayı bekleyen Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararı ve resmiyetinin iadesi için mücadele eden İskeçe Türk Birliği var.

AİHM kararlarının Yunanistan tarafından uygulanmasıyla ilgili yeni yasanın kabulünden sonra İskeçe Türk Birliği’nin başvurusu üzerine 9 Şubat 2018 tarihinde görüşülen Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararının Yunanistan tarafından uygulanması ve İTB’nin resmiyetinin iade talebini kapsayan davanın sonucunu merakla beklediğimizi ifade etmek isteriz.

Uluslararası mahkemenin kararının uygulanmasını talep eden bu dava, hukukun üstünlüğü ve adaletin sağlanmasının olduğu kadar, demokratik değerler, insan hakları, temel özgürlükler ile Avrupa hukukuna ve uluslararası sözleşmelere gerçekten saygı gösterilip gösterilmediğinin belirleneceği önemli bir sınav niteliğini taşımaktadır.”

Hatırlanacağı üzere Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, 27 Mart 2008 tarihinde açıkladığı kararıyla İskeçe Türk Birliği’nin yanısıra adından “Türk” ve “azınlık” ifadeleri nedeniyle kurulmasına izin verilmeyen Rodop ili Türk Kadınları Kültür Derneği ve Meriç ili Azınlık Gençleri Derneği’ni haklı bulmuştu. Ancak üç derneğin kararı da on yıldır Yunanistan tarafından uygulanmıyor.”