AB Konseyi Başkanı Donald Tusk, zirvenin ardından yaptığı açıklamada, "Çıplak gerçek şu ki nihai anlaşma için sadece 5 gün kaldı. Bugüne kadar hedef tarihler vermekten kaçındım, ama bu gece nihai vadenin bu hafta dolacağını yüksek sesle ve açık şekilde söylemek zorundayım. Krizden hepimiz sorumluyuz ve bunu çözmek hepimizin sorumluluğu." dedi.

Tusk, Yunanistan krizinin çözülememesi halinde tüm AB’nin kaybedeceği uyarısını yaparak, "Anlaşmaya varmakta yetersiz kalırsak Yunanistan ve onun bankacılık sistemi iflas edebilir. Muhakkak bundan en büyük acıyı Yunan halkı çekecektir. Hiç şüphem yok ki bu durum jeopolitik açıdan Avrupa’yı da etkileyecektir. Eğer bunun böyle olmayacağı illüzyonunu gören varsa saftır" diye konuştu.

Zirvede Yunanistan’ın en geç perşembe Avrupa İstikrar Mekanizması’na kurtarılma başvurusunda bulunması, Troyka kurumları olan AB Komisyonu, Avrupa Merkez Bankası ve Uluslararası Para Fonu’nun (IMF) olumlu görüş bildirmesiyle Euro Bölgesi maliye bakanlarının 11 Temmuz ve AB zirvesinin 12 Temmuz’da toplanıp, Atina’nın talebiyle ilgili son sözü söylemesi konusunda mutabakat sağlandı.

Fransa Cumhurbaşkanı François Hollande, Avrupa Merkez Bankası’nın pazara kadar Yunanistan’ın bankacılık sistemini ayakta tutacak minimum likiditeyi sağlayacağını söyledi.

Başbakan Aleksis Çipras, zirvenin ardından basına yaptığı açıklamada, "Süreç son derece hızlı işleyecek. En son hafta sonu sonuçlanmak üzere önümüzdeki saatlerde başlayacak." dedi.

Çipras, varılacak anlaşmanın Yunanistan için krizden nihai çıkış ve büyümeye dönüş anlamına geleceğini ve borçların yeniden yapılandırılacağını ifade etti.
Almanya Başbakanı Angela Merkel ise Yunanistan’ın tatmin edici bir öneriyle gelmesi halinde bu ülkeye önümüzdeki aylardaki yükümlülüklerini yerine getirebilmesi için finansman sağlanabileceğini söyledi. Merkel, Yunanistan’ın borçlarının kısmen silinmesinin yasal açıdan mümkün olmadığını vurgulasa da vade uzatımı ve faiz indirimi konusunda kapıyı kapatmadı.