Anasayfa
<
22-09-2018

Uluslararası platformda azınlık mücadelesi
Minority Rights Group Europe, Türkçe adıyla Avrupa Azınlık Hakları Grubu, azınlık hakları alanında önde gelen uluslararası kuruluşlardan biridir.

Avrupa Azınlık Hakları Grubu Avrupa ve Orta Asya Birimi Başkanı ve MRG Avrupa Ofisi Yönetim Müdürü Neil Clarke ile MRG Europe Medya Programları Koordinatörü Anna Alboth geçtiğimiz günlerden Batı Trakya’daydılar. Bölgeyi ziyaretleri sırasında müftüler, azınlık medyası, kurumları ve yerel yönetim temsilcileriyle bir araya gelerek, Batı Trakya Türk Azınlığı’nın sorunlarını yerinde inceleme fırsatı buldular.

Yabancı uzmanların katılımıyla gerçekleşen bu çalışma ziyaretinin mimarı ise merkezi Almanya’da bulunan Avrupa Batı Trakya Türk Federasyonu (ABTTF) oldu.

ABTTF, insan ve azınlık haklarıyla ilgili kurum ve kuruluş temsilcilerini bölgeye getirerek, yerinde inceleme yapmalarını son yıllarda düzenli olarak gerçekleştirmeyi başarıyor. Bu da takdire şayan bir hareket bana göre.

ABTTF’nin bu girişimi, Batı Trakya Türk Azınlığı sorunlarının aktarılması ve anlatılması açısından çok ayaklı bir mücadelenin önemini de ortaya koyuyor.

Batı Trakya Türk Azınlığı’nın yaşadığı ülkede sorunlarını dile getirme, bu alanda mücadele verirken bir kamuoyu yaratma çabaları ne kadar önemliyse, bu mücadeleyi yurt dışına taşıyıp bu konuda destek alacak çevreler bulma çabası da aynı derecede önemlidir.

Bu, bir mücadelenin başarıya ulaşması için çok taraflı bir çalışma sisteminin ne kadar gerekli olduğunu da gözler önüne seriyor.

Batı Trakya Türk Azınlığı mensuplarının önemli bir kısmı Yunanistan’da, doğup büyüdükleri topraklarda yaşıyorlar. Ancak bir o kadar önemli oranda Batı Trakya Türkü de Avrupa’da, özellikle Almanya ve Türkiye’de yaşıyor.

Bu nedenle bir sacayağından bahsedebiliriz. Azınlık sorunlarının ortadan kalkması, azınlık insanının insanca bir yaşama kavuşabilmesi için bu sacayağının uyumlu ve koordineli bir şekilde çalışması gerekir.

Bu ayaklardan biri zayıflar ya da ortadan kalkarsa, mücadele de zayıflar ve zarar görür. Ama aralarında iyi temeller üzerine oturtulmuş bir iş birliği sağlanabilirse, bu sacayağını yıkmaya kimsenin gücü yetmez.

Batı Trakya Türk insanının karşı karşıya kaldığı sorunların, özellikle Batı dünyasına duyurulması elzemdir. AB üyesi Yunanistan’ın, ait olduğu kulübün nimetlerinden faydalanma hakkının yanı sıra bu kulübün kurallarına göre hareket etme zorunluluğu da vardır. AB’nin insan ve azınlık hakları alanında gerekli gördüğü kriterler çiğneniyor ve uygulanmıyorsa, bunu denetleyecek ya da baskı uygulayabilecek mekanizmalarla temasa geçmek, derdimizi anlatmak ve sesimizi duyurabilmek çok, ama çok önemlidir.

Hep söylediğimiz bir şey ya… Hani birlik ve beraberlikten güç doğar…

Birlik ve beraberlik ruhunu, kişisel çıkar ve duygularımızının bozmasına izin vermemeliyiz. Azınlık için çalışmak, azınlık adına mücadele vermek, azınlık çıkarlarının kişisel çıkarların üstünde tutmak demektir.

Birlik ve uyum içerisinde çalıştığımız müddetçe başarı için umut beslemeliyiz. Aksi takdirde ya yerimizde sayar, ya da saygınlığını yitirmiş bir şekilde bir kenarda kalırız.

22 Eylül 2018 Cumartesi 23:14