Anasayfa
<
29-01-2019

“Her fotoğraf bir öykü”
Fotoğraflar var ya… Hani şu siyah - beyaz olanlar… Buram buram anı, tarih, eski kokanlar...

Siyah - beyaz fotoğraflara bayılıyorum. Her biri ayrı bir hikayenin bir parçası. Her birinin ardında yüzlerce, binlerce kelimelik öyküler birikmiş sanki.

Eskide kalmış, unutulmaya yüz tutmuş hayatlardan geriye kalanlar onlar. Sahip çıkılmadıkça içindeki kahramanlarının yüzlerinin solacağı, hikayelerinin unutulacağı fotoğraflar.

Her biri özenle çekilmiş. Hazırlık yapılmış. Pozlar verilmiş. Önceden düşünülmüş, tasarlanmış. Güzel kıyafetler giyinilmiş.

Eee ne de olsa, bugünkü kadar kolay değil fotoğraf çekilmek. Teknik imkanların bugünle kıyaslanamayacağı bir dönemden bahsediyoruz.
Siyah - beyaz fotoğrafları gördüğümde hep heyecanlanırım. Acaba tanıyabileceğim bir yüz var mıdır diye ararım. Bir oyun gibidir benim için. Tanıdığım yüzler bulunca sevinirim… Öyle bir coşkulu sevinçtir ki bu, dünyanın en zor bulmacasını çözmüş gibi sevincimi paylaşacak birini ararım.

Bana göre her fotoğraf bir öykü… Her karenin arkasında birçok hayat saklanıyor. Keşfedilmeyi, ortaya çıkarılmayı, dillendirilip anlatılmayı bekleyen hayatlar.

Sosyal medyanın gittikçe artan yaygın kullanımında, siyah - beyaz fotoğraflar da hayata dönme, kalabalıklarla paylaşılma şansını yakalıyor.
Bu konuda sıkça fotoğraf paylaşan İskeçeli büyüğüm Hikmet Cemiloğlu’nun sıkı takipçisi olduğumu belirtmeden edemeyeceğim.
İskeçeli kadınların, erkeklerin, çocukların, azınlık hayatının yaşantısından karelerin yansıtıldığı o güzel fotoğrafların “hastasıyım”.

Belli ki Hikmet abinin elinde eski fotoğraflarla ilgili güzel bir arşiv var. Daha önce kendisine teklif etmiştim… Bir kez de sizin huzurunuzda bu teklifi yineliyorum. Belli ki bu işe gönül vermiş bir insan… Kendisinde bulunan, başkalarından derleyebileceği siyah - beyaz fotoğraflarla bir sergi hazırlasa ne kadar güzel olur değil mi?

“Her fotoğraf bir öykü”. Bakın serginin adı bile var kafamda. Fotoğraflarda yer alan kişilerin hayatlarının anlatılacağı, mekanlar hakkında bilgilerin yer alacağı yazılarla süslenecek bir sergiden bahsediyorum. Fotoğrafla, gerçek hayatların iç içe gireceği, fotoğrafın ardında duran kişilerin, hayatlarının anlatılacağı bir sergiden.
Kim bilir ne güzel hikayelerle tanışırız. Çoğumuzun bilmediği, duymadığı karakterler ve onların hayata bakış açıları, yaptıkları, topluma kattıkları… İnsan hikayeleri her zaman cezbedicidir.
Zaman zihnimizin en büyük düşmanıdır. Kayıt almaz, tarihe not düşmezsek siyah-beyaz fotoğrafların öyküleri de belleğimizden silinmeye mahkumdur.

Öyle bir zaman gelecek ki, o tarih kokan fotoğraflardaki ne simaları tanıyan, ne hikayeleri hatırlayan tanıklar kalacak.

İskeçe’de, Gümülcine’de, Meriç ilindeki sivil toplum kuruluşlarımıza sesleniyorum. Gelin, elinde eski fotoğraflar bulunan soydaşlarımızı yüreklendirelim. Biriktirdikleri fotoğrafların gün yüzüne çıkması, geniş kitlelerle buluşması için onlarla birlikte bir çalışma yapalım.

Bunu başarabilirseniz çok, ama çok önemli bir kültür hizmetinde bulunacaksınız.

29 Ocak 2019 Salı 15:51