09-07-2018
BEŞ TEMEL HAK
Yüce Allah'ın Hz. Ademle başlayan ve Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.s.) ile son bulan bütün peygamberler aracılığı ile göndermiş olduğu dinlerin hepsi, dünya ve ahiret mutluluğunun kazanılması içindir. Yanlışın doğrudan ayrılması, dünya sıkıntıları ile karşılaşılmaması, ahirette ise kaybedenlerden olunmaması içindir. Kur'an-ı Kerim ve Sevgili Peygamberimizin Hadisleri incelendiği zaman görülecektir ki; İslam Dininde hükümler beş gayeyle konulmuştur. Hükümlerde, kulların mutlu ve huzurlu bir yaşam sürmeleri için şu beş şey hedef tutulmuştur. Bu değerler kutsal sayılmış ve korunması emredilmiştir. İslam Dininin ana maksatları olarak ifade edilen bu beş ana prensipleri şunlardır:
1- Canın Muhafazası: İslam hayat dinidir. İslâm'da insan şerefl bir varlıktır. İnsan hayatı kutsal ve dokunulmazdır. Yaşamak bizlere yüklenmiş bir borçtur. Bu sebeple dinimiz insan hayatını her türlü tecavüzden korumuş, insanların canına kıymayı haram kılmış, kan davaları yasak kapsamı altına alınmış, intihar yasaklanmış, hayatı tehlikeye düşüren şeylerden sakınmak ve bulaşıcı hastalıklardan korunmak gerekli kılınmıştır. Allah canı korumak için yeme, içme, giyme gibi bir takım zorunluluklar getirirken cana kımayı engellemek için hem dünyevi hemde uhrevi müeyyideler getirmiştir. Kasten adam oldürene kısas, diyet, cehennem azabı; hataen öldürene kısas ve diyet cezaları uygulamasını getirmiştir. Yine işkence ve zulüm yapmayı, savaşta kadın, yaşlı, çocuk ve din adamlarının öldürülmesini yasaklamıştır.
2- Malın Muhafazası: İslam Dini, mülkiyet kazancını, meşrû yolla elde etmeyi emretmiştir. Malın korunması ve muhafazası için en güzel maddi ve manevi tedbirleri almıştır. Çalmak, gasp, yağma, rüşvet, gasp, kumar, dolandırıcılık, aldatmak, hile, karaborsa, tefecilik, faiz, israf, haksız ve haram yolla elde edilen mallar gibi gayr-i meşru kazançları haram kılmıştır. Ayrıca zekat, sadaka ve benzeri uygulamalarla başkalarının hakkını gözetmeyi de prensip haline getirmiştir.
3- Dinin Muhafazası: Milletleri ayakta tutan en büyük güç dindir. Din bir hayat nizamı, diriliş kaynağıdır. Din islamdır, Allaha, Rasûlüne, Kur'an'a teslim olmaktır, imandır, ibadetlerdir. Din hayatın kendisidir. Din hürriyeti; herkes için esas kabûl edilmiştir. "Allah nezdinde hak din İslâm'dır" (Âli İmran/19) Allahın razı olduğu din islamdır. Bütün insanlığa gelmiş son ve en mükemmel, tahriflere karşı koruma altına alınmış yegane din islamdır. İslam iyilikler ve güzellikler dinidir. İnsan ruhu ancak din sayesinde huzur ve mutluluğa kavuşabilecektir. Müslümanın yeryüzündeki en büyük görevi islama inanmak ve bu dini korumaktır. Dinini kaybeden Müslüman her şeyini kaybetmiş demektir. Bu sebeple her Müslüman dini doğru öğrenecek ve doğru yaşayacaktır.
4- Aklın Muhafazası: İnsanı diğer varlıklardan ayıran temel vasıf akıldır. Dinin de temel ve ilk şartı akıldır. Din, akıllı insanlara hitap eder. Akıl vahiyle beslendiği müddetçe gerçek manada görevini yerine getirmiş olur. Kur'an-ı Kerim'de 70 ten fazla ayette "düşünmez misiniz?, akıl etmez misiniz?" gibi ifadelerin tekrarlanması ile aklın önemine vurgu yapılmaktadır. İslam, aklın muhafazası için gereken hükümleri getirmiştir. Aklı zehirleyen ve izâle eden her şeye set çekmiştir. Aklın muhafazası için içki ve uyuşturucu maddeleri kullanmak yasak edilmiştir. Aklı Allahın emrettiği şekilde kullanmak başlıca görevimizdir. Aklımızı küfür, içki, uyuşturucu, kumar, zina, kin, nefret, düşmanlık, haset gibi kötülüklerden arındırmamız şarttır.
5- Neslin Muhafazası: Bir millet, inançlı, bilgili, şahsiyetli, çalışkan ve dürüst insanların omuzlarında yükselir. Nesillerini inançsızlık, bilgisizlik, tembellik, alkol, uyuşturucu, hayasızlık, hırsızlık, kumar gibi tehlikelerden korumayan milletlerin yarınları yoktur. Geleceğin teminatı evlatlarımız onları her türlü kötülükten, cehaletten ve cehennem ateşinden korumak hepimizin vazifesidir. Bu bakımdan dinimiz neslin korunmasına büyük önem verir. Neslin muhafazası için en temel şeylerin başında ise, âile yuvası kurmak gelmektedir. Aile toplumun yıkılmaz temelidir. İslam Dinide insanları evliliğe teşvik etmiştir. Sevgili Peygamberimiz bir hadislerinde şöyle buyurmaktadır. "Sizden kimin evlenmeye gücü yeterse evlensin. Çünkü evlenmek gözü (haramdan) en çok men eder, iffet ve namusu muhafaza eder" (Buhari, Nikah, 2)
Yukarıda açıklamaya çalıştığımız ve beş konu başlığı altında zikrettiğimiz bu esaslar, dini hükümlerin gayesidir. Dünya ve âhiret mutluluğu bunlara bağlıdır. Can emniyeti olmazsa yaşam kalmaz, mal bulunmazsa, insanın geçimi kalmaz, din olmayınca hayatın mânası olmaz, akıl muhafaza edilmezse insanın yaşantısında güzellikler gerçekleşmez ve nesil muhafaza edilmezse, insanlığın devamı sağlanamaz. Demek oluyor ki insanın insan olarak hayat sürmesi, bu beş maksadın gerçekleşmesine bağlıdır.
Yüce Rabbim hayatımızı Kendi rızasına uygun yaşamayı, insan haklarına riayet etmeyi, dünya ve ahiret mutluluğunu elde etmeyi cümlemize nasip etsin.
9 Temmuz 2018 Pazartesi 14:07