Anasayfa
12-01-2016
2 yıllık anaokulu eğitimi ve 14 yıl zorunlu eğitim
Batı Trakya Türk Azınlığı olarak gelişmeleri gerektiği gibi takip edememe ve bizi ilgilendiren konularla ilgili önceden değerlendirememe gibi bir zaafımız var. Aksiyonel değil de çoğunlukla reaksiyonel bir toplumuz. Olayları sonradan görüp, anlayıp reaksiyon göstererek verdiğimiz bir mücadele tekniğimiz var.

Azınlık sorunları arasında eğitimin önemini ve önceliğini bilmeyenimiz yok çok şükür. Bugün yaşadığımız anaokulu sorunu, aslında bundan 9 yıl önceye dayanıyor. Bildiğiniz üzere, Batı Trakya Müslüman Türk Azınlığı’nın Türkçe – Yunanca eğitim yapacak azınlık anaokulları talebine devlet olumlu yanıt vermek istemiyor. Devletin, azınlık tarafından dile getirilen ancak “dinamik ve kararlı bir talep” olmaktan hayli uzak olan taleplerine olumlu yanıt vermesini beklemek de biraz abartılı iyimserlik olur. Anaokulu eğitimi 2006 yılında “zorunlu eğitim” kapsamına alındı. Ancak bunun tam olarak uygulanması birkaç yılı aldı. Bu alanda hala sorunlar ve istisnalar olmakla birlikte, son yıllarda anaokulu eğitimi almayan çocuklar, ilkokula kaydedilmiyor. Bu süreç içinde devlet, Batı Trakya Türklerinin uluslararası hukukun verdiği ve kazanılmış bir hak olan “Azınlık Eğitimi” uyarınca azınlık çocukları için aynen ilkokullar gibi Türkçe – Yunanca eğitim veren azınlık anaokulları açması gerekirdi. Fakat devlet bunu yapmadı. Azınlık anaokulu talebinde bulunan azınlığı da duymazdan ve görmezden geldi. Son üç yıldır da biraz da “dayatma” politikalarını kullanarak, ilgili yasayı tam olarak uyguluyor. Yani devlet anaokuluna gitmeyen çocuğun ilkokula kaydı yapılmıyor. Bu sorun ve azınlığın yerine getirilmeyen talebi ve beklentileri olduğu gibi karşımızda duruyor. Devlet, bunu görmezden gelip, “azınlık devlet okullarını tercih ediyor” şeklinde sahte bir politika yürütüyor.

Geçtiğimiz günlerde, Aralık ayının son haftasında Eğitim Bakanı eğitim reformunun ana maddelerini açıkladı. Hatta bu reform paketi için diyalog sürecini de başlattı. Bakan Filis’in açıkladığı paketin en önemli konu başlıklarından biri zorunlu eğitim süreci. Eğitim Bakanlığı, zorunlu eğitim süresini neredeyse birbuçuk katına çıkartmak için çalışma başlatmış. Peki nasıl olacak bu? Şöyle olacak. Şu an geçerli olan bir yıl anaokulu, 6 yıl ilkokul ve 3 yıl ortaokul eğitimine, bir yıl daha anaokulu ve 3 yıllık lise eğitimi de dahil edilecek.

Yani lise eğitiminin yanısıra anaokulu eğitimi iki yıla çıkacak ve tüm bu süreç zorunlu eğitim kapsamında olacak. Çocuklar zorunlu eğitime 4 yaşından itibaren başlayacak. Bugün bir çocuk, zorunlu eğitime 5 yaşında başlıyor.

Son derece demokratik ve haklı bir talep olan ancak devletin olumlu yanıt vermediği azınlık anaokulu boşluğunu doldurmasa da, Batı Trakya Müslüman Türk Azınlığı kendi kurumlarında oluşturduğu çocuk kulüpleriyle minik yavrulara bir şeyler vermeye çalışıyor.
Anaokulu eğitiminin iki yıla çıkartılması halinde azınlık kurumları çatısı altında faaliyet gösteren bu kulüplerin geleceği ne olacak? İşlevselliği ve geçerliliği etkilenecek mi? Normal faaliyetine devam edebilecek mi? Yoksa tüm çocukların iki yıllık devlet anaokuluna gitmesi mi “dayatılacak” yine?

Anaokulu eğitiminin iki yıl ve zorunlu eğitimin de 14 yıl olması bugünden yarına olacak bir şey değil tabii ki. Bunlar zamanla olan değişiklikler, reformlar. Ancak bu öneri ve bu reform bence Batı Trakya Türklerinin azınlık anaokulu talebini bir kez daha gündeme getirmeli. Mevcut sistemi kanıksayan toplumumuzun, kendisine sunulan ve dayatılanı sorgulaması için bir fırsat olabilir bu. Bu alanda, yani eğitim alanında verilecek mücadeleyi ateşleyen fitil olabilir, olmalı.

“Azınlık anaokulu” talebinin yeniden ele alınarak, anaokulu eğitiminin iki yıla çıkartılması halinde buna uygun bir taleple hükümete ve devlete “hakkımızı istiyoruz” diyebilmelidir Batı Trakya Türk Toplumu.

Gelişmelerin ve olayların arkasından telaşla koşuşturan değil, gelişmeleri, değişiklikleri ve olayları takip eden, onları analiz eden, değerlendiren ve gerekiyorsa tepki veya karşı öneriyle ortaya çıkan bir çalışma sistemini “başarmamız” çok zor olmasa gerek...



12 Ocak 2016 Salı 12:28