25-05-2015
Negativist çocuklar
Küçük çocukları olan annelerden en sık duyulan şikayetlerden biri de “çocuğum beni dinlemiyor, ne dersem tersini yapıyor” sözleridir. Böyle durumlarda anne-baba çocuğu karşılarına alıp ne kadar konuşmaya çalışsalar da çocuk olumsuz davranmaya devam eder.
Bunun nedeni çocuğun, anne babası tarafından anlaşılmadığını hissetmesidir. Üstüne gidildikçe de çocuk daha çok ağlar, içine kapanır, yalan söyler, altını ıslatma, saldırganlık, inatçılık gibi davranış bozuklukları göstermeye başlar. Negativizm sadece 2,5 yaşlarında görüldüğünde doğal karşılanabilir. Çünkü bu yaşlar çocuğun ne denirse tersini yaptığı yaşlardır. Ancak 4-5 yaşlarından sonra da devam ettiğinde çocukta negativizmden bahsedebiliriz. Bu şekilde davranan çocukların ailelerine düşen görev, nerede hata yaptıklarını anlamaya çalışmak ve çocuğun sorunları büyümeden, davranışlarını olumlu yöne çevirmeye başarabilmektir.
Çocuğun olumsuz davranışlarının nedenlerine baktığımızda, genellikle bunun altında ilgi eksikliği, aile ile güç çatışması, intikam duygusu, yetersizlik duygusu gibi nedenlerin yattığını görmekteyiz.
Çocuktaki olumsuz davranışların en önemli nedenlerinden biri ilgi beklentisidir. Çocuk önce olumlu davranışlarla ilgi görmeye çalışır. Bu olmadığı zaman da olumsuz davranışlarla bunu denemeye girişir. Diğer bir neden de çocuğa ailenin kullandığı güç gösterisidir. Anne-baba sert davranışlarla isteklerini çocuğa yaptırmaya çalıştıklarında çocuk korktuğu için belki bunları yapmak zorunda kalır. Ancak, kendisi de ilk fırsatta buna karşılık kendi gücünü göstermeye çalışarak olumsuz davranışlar göstermeye başlar. Eğer aile ve çocuk arasında bu güç çatışması devam ederse, çocukta intikam düşüncesi gelişebilir. Mesela, intikam almak için başkalarının yanında ailesinin yapmasını istemediği davranışları göstererek onları zor durumda bırakabilir. Küfür eder, misafirlere ters davranır, vurur v.s. Çünkü ona, kendisinin “yaramaz bir çocuk” olduğu söylenmiştir, o da bunu benimsemiş ve inanmıştır. Bunun için de çocuğa, “yaramaz”, “tembel”, “fena”, “kötü çocuk” gibi etiketler konması son derece yanlıştır. Bunun yerine, çocuğun iyi yönlerini, olumlu yönlerini övmek ve kendisine söylemek gerekir. Bu, çocuğu disipline edebilmek için son derece önemlidir. Çocuğa olumsuz davranışlarından dolayı ceza vermek yerine, onun başarılı olduğu alanlarda övülmesi, mesela “kızım çok güzel resim yapıyor”, “oğlum çok iyi top oynuyor” gibi sözlerle derslerinde başarısız bile olsa, onu övmek özgüveninin gelişmesine ve olumlu davranışlar geliştirmesine yardımcı olur. Çünkü cezalandırma, çocuktaki problemleri ve olumsuz davranışları arttırabilir. Ceza yerine, aile, bir takım kurallar koyabilir. Mesela, o gün arkadaşlarıyla oynamasına, ya da dondurma yemesine yasak getirebilir. Ancak bu yasaklar koyulduğunda kararlı olup bunu bozmamak gerekir. Çünkü bozulduğu zaman çocuk, “nasıl olsa benim ısrarlarıma dayanamayıp izin verecekler” diye düşünerek söz dinlemez. Çocuğa “hayır” denildiği zaman sonuna kadar gidilmelidir. Çünkü eğitimde tutarlılık ve kararlılık son derece önemlidir. Çocuğun olumsuz davranışlarının bir diğer nedeni de evdeki geçimsizliktir. Evde yaşanan sıkıntılar, çocuğun davranışlarına da yansır. Çocuk ödevlerini yapmak istemez, anne-baba ne derse o tersini yapar. Bu davranışlar çocuğun zorda olduğunun göstergesidir.
Bunun için de anne-baba çocuğa güven verebilmek için, onunla karşılıklı konuşarak sorunlarını dinlemeye çalışmalı, onun duygu ve düşüncelerini anlatmasına izin vermelidir. Çünkü çocuk, derdini anlatabildiği zaman rahatlar, olumsuz davranışlarını bırakır, sorunlarından kurtulur. Çocuğa güven verebilmek için anne-babanın ona özel zaman ayırabilmesi ve onun gözlerinin içine bakarak kendisiyle sohbet etmeleri gerekir. Başka şeyle ilgilenip çocukla konuşmaya çalışmak, çocukta tatminsizlik ve huzursuzluğun ortaya çıkmasına neden olur. Onu rahatlatacak olan, konuşmalardır. Bunun için de çocuğumuzun mutlu ve sakin bir kişilik geliştirebilmesi için, kendisinden bu “birebir” teması esirgemememiz son derece önemlidir.
25 Mayıs 2015 Pazartesi 18:58