Günümüzdeki ekonomik sıkıntıların yoğunluğu, ne yazık ki pek çok ailenin sorunlar yaşamasına neden olmakta! Bu sorunlar da aile içinde huzursuzluğa ve dolayısıyla da çocuklara yansıyarak onlarda bir takım sıkıntılara sebebiyet vermekte.

Ailesinde sorunlar yaşanan, anne babası sürekli tartışan çocuklar, okulda ve genel sosyla yaşamlarında bunu çeşitli davranış bozukluklarıyla gösterebilmektedir. Böyle bir ailede büyüyen çocuk, derslerinde başarısızdır. Çünkü onun aklı sürekli evdeki sorunlara ve tartışmalara takılı kaldığı için kendini derslere veremez. Ne kadar zeki olursa olsun sınıfta başarılı olamaz. Mutsuz ve içe dönüktür. Dikkati çabuk dağılır. Arkadaşlarıyla geçinemez. Sürekli bir huzursuzluk içierisindedir.

Aileye karşı kin duyguları besler. Kendisinin mutsuzluğuna sebep olduklarını düşünerek, onlardan nefret eder. Anne babasının söylediklerinin tersini yaparak tepkisini gösterir, onların da mutsuz olmasını ister. Çocuklardaki bu huzursuzluk onlarda uyku problemine de neden olur. İyi uyku uyuyamayıp korkulu rüyalar görerek sık sık uyanırlar. Dolayısıyla da sınıfta uyuklayarak dersleri takip etmeleri zorlaşır.

Aile içi geçimsizlik yaşayan çocuk ailesine karşı duyduğu kini bir şekilde boşaltma ihtiyacında olduğu için çevresindekilere karşı da saldırgan davranışlar gösterir. Arkadaşlarına, komşuların evlerine, arabalarına, hayvanlara v.s. zarar verir. Ayrıca bu çocuklarda kendilerine yönelik zarar verici davranışlar da görülebilir. Tırnak yeme, saçlarını kopartma, kafasını bir yerlere vurma, altını ıslatma, gibi olumsuz davranışlar bunlardan bazılarıdır.

Bu çocuklarda “yalan söyleme” de sıkça görülür. Çeşitli yalanlarla çocuk, arkadaşlarını kandırmaya çalışır. Söylediği bazı yalanlar da hayatında olmasını arzu ettiği şeylerle ilgili yalanlardır. Hayalinde canlandırdığı bazı olayları gerçekmiş gibi anlatır. Mesela anne ya da babasından ilgi görmeyen, şiddet gören çocuk, onların kendisini ne kadar çok sevdiklerini, ona pek çok hediyeler aldıklarını arkadaşlarına anlatarak, aslında nasıl bir aile istediğini ve ona sahip olamadığını anlatmaya çalışmaktadır.

Bunların yanısıra “hırsızlık” yaparak dikkat çekmeye çalışmak ve ailenin ilgisini üzerine çekmeye çalışmak, huzursuz bir aile ortamında büyüyen çocuğun olumsuz davranışlarından bir tanesidir. Örneğin, ihtiyacı olmadığı halde, arkadaşlarının eşyalarını çalarak, onların da mutsuz olmalarını isteyebilir.

Ergenlik dönemindeki çocuklarda ise, kötü arkadaş gruplarına katılma, sigara, alkol, hatta uyuşturucu kullanımı gibi kötü alışkanlıklar görülebilir.

Bütün bunları önleyebilmek için, anne baba olarak, çocuklarımıza her zaman iyi örnek olarak, huzurlu bir aile ortamı sunmalıyız. Sorunlarımızı hiç bir zaman onların yanında dile getirmemeliyiz. Onların yanında kavga ederek bağırıp çağırmalar, küfürler, çocuğumuza büyük zarar verebilir.

Dolayısıyla da oluşacak travmaların telafisi de çok zor olacaktır. Mutsuz çocuklar ve geleceğin mutsuz bireylerini yetiştirmemek için, anne baba olarak kendi çıkarlarımızı bir kenara bırakarak, çocuklarımız için fedakarlık yapmak, başlıca görevimiz olmalıdır. Çünkü mutlu, başarılı özgüveni gelişmiş çocuk ve gençler yetiştirmek, anne babanın elindedir.
Onlara iyi örnek olabilmek, huzurlu ve sakin bir aile ortamı sağlamak için çaba göstermemiz gerekir.