Çocuğumuz iki yaşından itibaren bebeklikten çıkıp “İlk çocukluk” dönemine adım atmıştır. Artık toplumsallaşmaya başlamıştır. Bununla beraber de bağımsız davranışlar ortaya çıkmaya başlar. Tek başına yürüyebilir, eşyaları tutup taşıyabilir, kelimelerle isteklerini anlatabilir. Akranlarıyla beraber olmaktan zevk duymaya başlar. Nasıl sosyal ilişkiler kurabileceğini, ev dışındaki insanlarla, özellikle de yaşıtlarıyla nasıl beraber olunacağını öğrenmeye başlar. Uyum ve işbirliğini öğrenmiştir. Diğer insanlarla ne kadar çok beraber olursa, sosyal gelişimi de o kadar çok artar. Bunun için de anaokuluna giden çocuklar, daha iyi bir toplumsal uyum gösterebilmektedirler.

İkibuçuk yaş, zorlu dönemlerdendir. “Serkeşlik Evresi” dediğimiz bu dönemde çocuk, dengesiz olumsuz, kararsız ve isyankardır. Büyüklerin sözlerini dinlemez, hatta denilenin aksini yapar. Hareketleri kısıtlandığında da kızar. Her şeyi tek başına yapmak ister. Kimseden yardım almak istemez. Bu dönemdeki inatçılık ve karşı gelme halleri, genellikle anneleri endişelendirir. Ancak çocuğun çok fazla üstüne gitmek, ondaki bu olumsuz durumun yerleşmesine sebep olabilir. Bu yüzden de mümkün olduğunca yumuşak davranıp, onu sakinleştirmeye çalışmak, dikkatini başka yerlere çekmek gerekir.

Çocuk üç yaşına geldiğinde, daha dengeli ve daha uyumlu davranmaya başlar. Üç-dört yaşlarında grup oyunlarına katılmaya ve arkadaşlarını seçmeye başlar. Sayı saymaya, şarkı, şiir öğrenmeye ve çevresindeki şeylerle ilgili daha çok sorular sormaya başlar.

Dört yaş çocuğunda iki yaşlarında başlayan “sorgu çağı” dönemi, daha da fazlalaşır. Bu dönemde çocuk, sürekli, “nasıl” ve “niçin” sorularını sorar. Anne baba çocuğun sorularını ciddi bir şekilde cevaplandırmalıdır. Çünkü bu dönem, çocuğun en hızlı öğrendiği dönemdir. En çok sorulan sorulardan biri de “ben nereden geldim” sorusudur. Buna çocuğun yaşına uygun bir şekilde, anne baba cevaplandırmalıdır. Dört yaş çocuğu istekleri anında yerine getirilmediğinde huysuzluk yapmamayı, beklemeyi bilmektedir. Çünkü kendi dışında bazı kuralların olduğunu artık algılayabilmektedir.

Bu dönemin en önemli yaşı 5 yaştır. Beş yaşı biz eğitimciler “Altın Yaş Dönemi” olarak nitelendiririz. Zira beş yaş çocuğu artık olgun ve bilgili bir birey olmuştur. Çevresindekilere dostça davranır. Dengeli ve anlayışlıdır. Başladığı bir işi bitirmeye çalışır. Özgüveni artmıştır. Artık konuşması da iyice gelişmiştir.

Altı yaş ilk toplumsallaşma döneminin son yaşıdır. Altı yaş çocuğu değişmekte olan bir çocuktur. Sürekli değişik davranışlar sergilemektedir. Bir çok anne, çocuklarının bu değişimlerinden şikayetçidir. Altı yaş çocuğu tembel ve kararsız görünür. Harfleri yazmaya çalışır, bazılarını ters yazar. Bazı çocuklar da bir kaç kelime yazabilirler. Bu yaştaki çocuk, söylenenleri dikkatle dinler. Çünkü artık dikkat süresi uzamıştır ve gerçek bir eğitim alma yaşına gelmiştir.

Anne babaların çocuklarının her dönemindeki gelişimini takip ederek, ona göre davranmaları ve çocuğu eğitmeleri gerekir. Çünkü çocuğun geçirdiği dönemleri bilerek ona yaklaşabilmek onun psikososyal gelişimi için son derece önemlidir.

Çocuklarınızı eğitirken size destek olabilecek yazıları okuyabileceğiniz ve araştırabileceğiniz mutlu günler dilerim.